11 KADIN ŞAİRDEN KADINLIK HALLERİNE DAİR BELGESEL ŞİİRLER
Türkiye’de bir ilke imza atan, 11 kadın şairden ‘bizim hikâyemiz’e dair belgesel şiirlerin yer aldığı ‘Oraya Kendimi Koydum’ kitabı Everest Yayınları’ndan çıktı. Türkiye’de örneğine az rastlanan belgesel şiir türünde, kaynağını çok sayıda kadının sözlü tarih anlatılarından alan Asuman Susam, Anita Sezgener, Ece Eldek, E. İrem Az, Mihrap Aydın, Miray Çakıroğlu, Monica Papi, Nur Alan, Petek Sinem Dulun, Selcan Peksan, Sevinç Çalhanoğlu’nun kolektif emeği yer alıyor. Belgesel şiirin (Docupoetry) nadide örneklerinden biri olan eserde 11 kadın şair bir akademik çalışma için kadınlarla yapılan sözlü tarih görüşmelerini içeren bizimhikayemiz.org’un açık arşivini, belgesel şiirin ilkelerini gözeterek yepyeni metinlere çevirdi. Kitapta, şiddet görmüş, okutulmamış, ailesinde sesi duyulmamış, bir şeylerin içine sıkışmış birçok kadın halinin hikâyesi var.
FİLME DE UYARLANAN ‘KERKENEZ’ HİNES’İN ÖNSÖZÜYLE RAFLARDA
İngiliz yazar Barry Hines’in ilk kez 1968 yılında yayımlanan, bundan bir yıl sonraysa yönetmenliğini Ken Loach’un yaptığı unutulmaz bir filme dönüşen ‘Kerkenez’ romanı Yapı Kredi Yayınları etiketiyle raflarda. Kitap, yazarı Hines’ın romanın sinemaya uyarlanma sürecini ve İngiltere’de çok okunan bir modern klasik haline gelişini anlattığı sonsözüyle birlikte okura sunuldu. İngiltere’nin kuzeyinde, küçük ve yoksul bir madenci kasabasında yaşyan on beş yaşındaki Billy Casper’ın zorluklarla dolu yaşamını anlatan roman, sevgiden yoksun dünyada umuda tutunma hikayesini okuruna aktarıyor.
AHMET BÜKE TÜRKÇESİYLE ANTON ÇEHOV KÜLLİYATI
Rusya’nın en büyük oyun ve kısa öykü yazarlarından Anton Pavloviç Çehov’un tüm eserleri, ciltli ve karton kapaklı baskılarıyla ALFA seçkisinde yerini aldı.
Uğur Büke’nin Türkçesi ile okurla buluşan 14. kitapta, Çehov’un 1890 yılında bir sürgün adasında kürek mahkûmlarının korkunç yaşam koşullarını belgelemek için çıktığı uzun ve zorlu yolculuktan kalanlar var. Sibirya’daki ilk izlenimlerini ve Sahalin’de kaldığı üç aylık süredeki tüm acı deneyimlerini belgeleriyle kaydeden Çehov bu notlarla, bir gazete haberi, bir sosyolojik çalışma, bir seyahat günlüğünden daha fazlasını anlatmak istiyor: Toplumun kayıtsızlığı.
BOŞNAKLARIN ACI DOLU GÜNLERİ SONA ERDİ Mİ?
Prof. Dr. Mustafa Kahramanyol’un ‘Boşnaklar, Türkler ve Bosna’nın Savunulması’ kitabı Ötüken Neşriyat tarafından yayımlandı. Kahramanyol kitabında Türk Devleti’nin zayıflayıp Balkan topraklarını kaybetmesinin ardından Boşnaklar için başlmayan acı dolu günleri masaya yatıyor. Karamanyol, “Bugün, Boşnaklar kendi devletini kurmuş ve Birleşmiş Milletler tarafından da tanınmış olmakla kendi üzerlerinde oynanan oyunu bir müddet için savuşturmuş sayılabilirler. Ancak tehlike henüz geçmiş değildir. Müslüman Boşnaklar bütün bir Hristiyan dünyasının husumeti karşısında, Türkiye ile dayanışma ve komşularındaki aklı selim sahibi siyasetçiler ve irfan sahipleri ile iş birliği içinde bulunarak varlıklarını devam ettirebilirler, gelişebilirler ve kimliklerini koruyarak huzur içinde yaşayabilirler” diyor.