Dünya genelinde ekonomik krizler, doğal afetler veya savaş gibi zorlu dönemlerde uygulanan "dayanışma vergisi" modeli, Türkiye'de de gündeme gelebilir.
Özellikle dar gelirli vatandaşların yükünü hafifletecek bu vergi, savaş, afet ve ekonomik krizlerin yol açtığı zorlukları aşmak için kullanılıyor.
Birçok ülkenin geçmişte bu vergiyi başarıyla uyguladığına şahitlik ediyoruz. İrlanda ve İzlanda, Arjantin, Almanya, Letonya, Fransa ve Polonya gibi ülkeler, süper zenginlerden alınan bu vergiyi zor zamanların mağdurlarına yardım etmek amacıyla kullanmıştır. Şimdi ise Türkiye'de benzer bir adım atılabilir.
Ülkemizde son dönemde yaşanan doğal afetler ve ekonomik zorluklar, dayanışma vergisinin gündeme gelmesine yol açtı. Orta Vadeli Program'a göre, önümüzdeki dört yıl içinde bütçe açıklarının 7 trilyon 936 milyar TL'yi bulması bekleniyor. Bu durum, hükümetin yeni vergiler veya mevcut vergileri artırma seçeneğini masaya koymasını gerektiriyor.
Konuyla ilgili görüş belirten Vergi Uzmanı Dr. Ozan Bingöl, "Değerli gayrimenkul vergisi gibi zenginlerden alınması gereken sembolik bir dayanışma vergisinin de önümüzdeki günlerde getirilip getirilmeyeceği belli değil. Ancak şu ana kadarki genel görüş, Türkiye'de hiçbir hükümetin dayanışma vergisi uygulamaya hazır veya istekli olmadığı yönünde" dedi.
Dayanışma vergisi, dar gelirli vatandaşların maddi yükünü hafifletmek ve toplumun zor zamanlarda birlikte hareket etmesini sağlamak amacıyla bir seçenek olarak masada duruyor. Türkiye'de bu konudaki resmi açıklamaları beklerken, vatandaşlar geleceğe dair umutla bekliyor.
