6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremin ardından Keşan’daki çocuklarının yanına gelen Pancarlı ailesi deprem gecesini konuştuk ve o geceyi kendilerinden dinledik.
Keşan'da ikamet eden, aslen Kahramanmaraşlı ve eşi Keşanlı olan Abdullah Pancarlı, 6 Şubat tarihinde meydana gelen depremden sağ olarak kurtulan ailesini Keşan’a getirmişti.
Pancarlı, depremin 3.gününde Kahramanmaraş’a giderek annesi, babası, kardeşleri ve yeğenlerinden oluşan 12 kişilik ailesini oradan alarak Keşan’a getirdi ve evinde konuk ediyor.
Biz de Abdullah Pancarlı’nın evini ziyaret ederek, evde misafir bulunan ve depremde evleri yıkılmayan ve o gece kendilerini dışarıya atan depremzedeler Mehmet Pancarlı (69), Leyla Pancarlı (66), Medine Pancarlı (48), Lütfü Çabuk (21) ve Mert Baran Pancarlı (15) ile yaşadıkları o deprem anını ve sonrasını konuştuk.
İşte Pancarlı ailesinin o gece ve sonrası için söyledikleri:
″ALLAH ALLAH DİYEREK KENDİMİ DIŞARI ATTIM″
Depremden sonra oğlunun kendisini Keşan’a getirdiği ve depremden 3 gün sonra Keşan'a geldiğini anlatan Mehmet Pancarlı, ″O gece deprem olduğu anda 'Allah Allah' diyerek kapıyı açtım ve kendimi hemen dışarıya attım. Yaşım 69. Hayatımda böyle bir deprem görmedim. Çok acı ve büyük bir gündü. Allah böyle bir gün göstermesin bir daha inşallah. Bunun stresi içerisindeyim halen bu deprem stresini atamadım. O sarsıntıyı hissettikten sonra ben 'bittik' dedim. Bizim evin yanında 3 katlı bina vardı o yıkıldı. Caminin minaresi yıkıldı. İlk önce yanıma küçük oğlum geldi, depremden sonra. Yeğenlerimin evine gittik onların evi yıkılmıştı. Orada yeğenlerimizi enkaz altından çıkardık. 5 yeğenimizi kurtardık depremin ilk günü idi. Daha sonra hayatını kaybeden ve enkazın altında kalanları çıkardık. O gün Kastamonu’dan AFAD ekibi geldi. Keşan’a alıştık, Keşan’dan memnunum, halkından da Allah razı olsun″ diye konuştu.
″HERİF, BENİ NİYE SALLIYORSUN DEDİM″
Mehmet Pancarlı'nın eşi Leyla Pancarlı da deprem gecesini şöyle anlattı:
“Ben deprem gecesi beyim Allah Allah deyip dışarı çıkınca ben ameliyatlıyım, yatak sallanınca ben korktum,'Herif beni niye sallıyorsun' dedim. Bir baktım herkes kaçıyor ben de kalkıp dışarı çıktım ve canımı kurtardım. Depremden sonra Keşan’daki oğlum Abdullah, Kahramanmaraş’a yanımıza geldi. Hepimizi buraya getirdi. Keşanlılar giyim getirdi yiyecek getirdi, hepsinden Allah razı olsun. Devletimizden de Allah razı olsun″.
BEŞİK GİBİ SALLANDIK
Medine Pancarlı da, deprem olmadan 1-2 dakika önce uyandığını belirterek, ″Bir sarsıntı oldu o anda deprem olmuş. Beyime 'Mesut deprem oluyor' dedim. Eşim hemen kalktı, çocuğun yanına gitti. Beşik gibi sallanıyorduk. 5. katta oturuyordum ben, deprem nasıl vurdu aşağıya indik. Bizim apartmanımızda can kaybı olmadı. Keşan’a geldiğimizde Keşanlılar bize gereken yardımı yaptı. Allah razı olsun. Çok memnun olduk″ dedi.
YATAĞIM SALLANINCA UYANDIM
Deprem anında yatağının sallandığını fark eden Mert Baran Pancarlı da, ″Baktım odamdaki dolap daha şiddetli sallanıyor. Uyandım bir yere sığındım, babam yanıma geldi. Deprem durunca hemen aşağıya indik, binamız yıkılmamıştı. Geceyi arabada geçirdik. 3 gün sonra da Keşan’a geldik″ diye konuştu.
DEPREM BENİ YATAĞIMDAM ATTI
Olay gecesinin bir başka tanığı 21 yaşındaki torun Lütfü Çabuk ise, deprem anında uyduğunu ve depremin şiddetinin kendisini adeta yataktan attığını söyledi. Çabuk, ″Kalktım, dedemin 'Allah Allah' sesini duydum. Sonra anneanneme de yardımcı olduk ve onu dışarı çıkarttık. O anda yan tarafımızda evler yıkılıyordu, karşıda cami yıkıldı. Hepimiz dışarıya çıktık, 3 gün sonra da dayım bizi Keşan’a getirdi. Keşanlılardan da devletimizden de Allah razı olsun, gerekli yardımları yaptı″ dedi.