İsveç makamlarının izniyle Kur’an-ı Kerim’in yakılmasına tepki gösteren Eğitim-Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı Cabir Durak, kutsallara saldırmanın ifade özgürlüğü olamayacağını söyledi.
İsveçli sözde bir siyasetçinin Kur’an-ı Kerim’i yakmasına tepkiler gelmeye devam ediyor. Bir tepki de Eğitim-Bir-Sen Bitlis Şubesi’nden geldi.
İnsanlık tarihi boyunca karanlığın temsilcisi olan cahiller sürüsü hep var olageldiğini belirten Durak, anacak hiçbir zaman muvaffak olamadıklarını söyledi.
Kuran-ı Kerim’in hiçbir faniye ihtiyaç duymadığını belirten Durak, “Hiç şüphe yok ki o Kur’an-ı biz indirdik, onu koruyacak olan da biziz.” ayetini hatırlattı.
Durak, “Allah’a iman eden kullar olarak; her şeyden önce bilinmesini isteriz ki; asla ve kat’a yüce kitabımız, en büyük kutsalımız olan Kuran’ı Kerim’e yapılacak hiçbir edepsizliğe karşı sessiz kalmayacağız. Toplumsal yaşamın gereği olarak herkesin ve her kurumun özgürlük alanını belirlerken, ötekinin hukukunu koruma zaruriyeti vardır. Ancak gelin görün ki; kendisini sözde demokrasi ve özgürlük havarisi olarak gören Avrupa ülkeleri, Müslümanlara karşı yapılan saldırılarda hiçbir hassasiyet gözetmemektedir.” dedi.
Kutsal olana saldırmanın hiçbir şekilde düşünce ve ifade özgürlüğü kisvesiyle örtülemeyeceğini, aksine bunun bir nefret suçu olduğunu dile getiren Durak, şunları söyledi: “Ancak her nedense Müslümanların kutsalı söz konusu olduğunda bütün dünyanın, bilhassa batının nasıl üç maymunu oynadığını da görüyoruz. Geldiğimiz aşamada İsveç’in Müslümanların en büyük kutsalı olan yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı yapılacak bir saldırıya izin vermesiyle suçu himaye ettiğine de tanıklık ediyoruz. Nereden ve kimden geldiği fark etmeksizin Kur’an-ı Kerim’e yapılacak her türlü saldırıya karşı mücadele edeceğiz.”