Tarih: 18.10.2023 10:28

Eğitim-İş Trabzon Şubesi, 'Barınamıyoruz, Geçinemiyoruz, Yaşayamıyoruz" Standı Açtı

Facebook Twitter Linked-in

Şube Başkanı Tamer Özlü, "4, 11 ve 18 Kasım tarihlerinde de bölge eylemleri olacak ve en sonunda 24 Kasım günü tüm Türkiye’de olduğu gibi Trabzon’da da iş yerlerine gitmeyeceğiz, grev yapacağız. 25 Kasım’da da Ankara’da Büyük Öğretmen Buluşması’nda hep beraber tüm dostlarımızla orada 'geçinemiyoruz, barınamıyoruz, yoksullukla mücadele edemiyoruz' diye haykıracağız" dedi.
Eğitim- İş Trabzon Şubesi, “Barınamıyoruz, Geçinemiyoruz, Yaşayamıyoruz' standı açarak meslektaşlarını ve standı ziyarete gelen vatandaşları bilgilendirdi. Eğitim- İş Trabzon Şube Başkanı Tamer Özlü, burada şu açıklamayı yaptı:
"ÖĞRETMEN SINIFI KAMU PERSONELİ ARASINDAKİ EN MAĞDUR SINIF"
"Bugün burada eğitim emekçilerinin terk edildiği sefalet ve yaşanmaz bir ülkedeki durumu anlatmak için Tüm Türkiye’de olduğu gibi Trabzon’da da alanlardayız. 4, 11 ve 18 Kasım tarihlerinde de bölge eylemleri olacak ve en sonunda 24 Kasım günü tüm Türkiye’de olduğu gibi Trabzon’da da iş yerlerine gitmeyeceğiz, grev yapacağız. 25 Kasım’da da Ankara’da Büyük Öğretmen Buluşması’nda hep beraber tüm dostlarımızla orada 'geçinemiyoruz, barınamıyoruz, yoksullukla mücadele edemiyoruz' diye haykıracağız ve alanlarda olmaya devam edeceğiz."
"ÖĞRETMEN SINIFI KAMU PERSONELİ ARASINDAKİ EN MAĞDUR SINIF"
Eğitim-İş Trabzon Şubesi Örgütlenme Sekreteri Zeynep Uludüz, her zaman alanlarda olduğu gibi bugün de alanlarda olduklarını belirterek şöyle konuştu:
"Biz buradayız ama diğer öğretmen arkadaşlarımız, diğer sendikalar, diğer kurumlar, diğer yapılar nerede bilmiyoruz. Ben bir öğretmenim 20 yıllık 21 yıllık çalışma sürem var. Çok güzel şeyler hak ediyorum çünkü dirsek çürüttüm, üniversitede dirsek çürüttüm, yüksel idarilerle beraber okudum öğretmen oldum. Öğretmenliğime başladığım andan itibaren uzmanlığımı elime aldım çünkü öğretmenlik bir uzmanlık alanıdır. Uzman olmuşum kendi alanımda, 20 yıl emek sarf etmişim ve geldiğim noktada şu anda Türkiye şartlarında bırakın tatile gitmek gibi ya da lüks yaşamak gibi ya da yolculuk yapmak gibi en temel ihtiyaçlarımı bile gideremiyorum. Ben alışverişimi tam yapamıyorum, evin ihtiyaçlarını, temel besin maddelerini, temizlik malzemelerini alamıyorum, kitap alamıyorum. Sıfır kitap almaya bütçemiz yok öğretmenim benim ufkumu geliştirecek seyahati yapmak tatil yapma şöyle dursun bu kadar basit şeylerde bile kiraymış, elektrikmiş, suymuş, gazmış ya da ulaşımmış her alanda öğretmen sınıfı kamu personeli arasında en mağdur sınıf. Giyim hakkı yok ulaşım hakkı yok, barınma yardımı yok, hiçbir konuda öğretmenlerin kendi mesleklerinden doğru hiçbir sosyal hakkı olmadığı gibi bir de maaşlarımız üç kuruş.
"ÇOCUKLARIMIZA KORKMAMAYI ÖĞRETİYOR 
Şimdi böyle bir dünya yok kabul etmiyoruz, biz buradayız Eğitim-İş olarak her zaman alanlardaydık, yine alanlardayız standımızı açtık, standımıza gelen arkadaşlarımız, vatandaşlarımız soru soruyor; 'siz ne yapıyorsunuz’ diye. Ben geçinemiyorum diyorum, barınamıyorum diyorum ve basın açıklamamızı veriyorum ve diyoruz ki biz öğretmeniz maaşlarımızdan sıkıntı yaşıyoruz ve biz bunu söylediğimizde de çapulcu oluyoruz, trol oluyoruz, vatan haini oluyoruz ve korkmayacağız bu söylemlerimizi, mağduriyetlerimizi dile getireceğiz, özlük ve hukuki haklarımıza sahip çıkacağız asla bir öğretmen olarak mağduru oynamayacağız. Eğitim-İş, nefes alma alanımız bu anlamda ve bizim bu konuda örgütlü hareket etmemizi sağlayan dinamik bir sendika biz bunun içerisinde kendimizi iyi hissediyoruz ama haklarımızı alana kadar direneceğiz alamasak dahi bunun sonucunda her hangi bir kazanım en büyük kazanımımız bu yolda yürürken insanlara şunu göstereceğiz korkmadan yürüyebilirsiniz arkadaşlar. Hiç kimsenin size bir şey yapma gibi bir hakkı olmadığı gibi her hangi bir teşebbüste de arkanızda örgütlü çalışmanın, örgütlü olmanın gücü var. Korkmayacağız, korkmamayı öğretiyoruz çocuklarımıza."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —