Tüm ülkeler hakkında merak edilenler var. Arama motorlarında en çok araştırılan yerler arasında ise Fas yer alıyor. Vatandaşlar arama motorlarında Fas Arap ülkesi mi? Fas nasıl yönetiliyor? Fas nerede? sorularını araştırıyor. İşte Fas hakkındaki tüm merak edilenler...
Fas veya resmî olarak Fas Krallığı, yaklaşık 37 milyon nüfusa ve 720.000 km² yüzölçümüne sahip bir Kuzey Afrika ülkesidir. Başkenti Rabat ve en büyük şehri de Kazablanka'dır. Mağrip ülkelerinden biri olan Fas'ın, Atlantik Okyanusu'dan Cebelitarık Boğazı'nı çevreleyip Akdeniz'de son bulan uzun bir sahil şeridi vardır. Doğuda Cezayir, kuzeyde İspanya (boğaz boyunca denizden bir sınır ve Ceuta ile Melilla adlarında iki küçük özerk şehir), güneyde ise Moritanya ile komşudur. Aynı zamanda ülke, Batı Sahra adı verilen bölgede, 1975'te koloni ülkesi İspanya tarafından terk edildikten sonra hak iddia etmiş ve günümüzde de bölgenin üçte ikisini fiilen yönetmektedir. Resmi ve baskın dini İslam olan ülkenin resmi dilleri ise Arapça ve Berberice'dir. Fas; Afrika Birliği'nin, Arap Ligi'nin, Büyük Mağrip Birliği'nin, Frankofon'nun, İslam Konferansı Örgütü'nün, Akdeniz Diyaloğu grubunun ve G77'nin üyesidir.
Tam Arapça ismi El-Memleke El-Mağribiyye (Batı Krallığı)'dır. Genellikle El-Mağrip (Batı) ismi kullanılır. Tarihî referanslarda, ortaçağ Arap tarihçileri ve coğrafyacılar, Fas'ı El-Mağrip el Aqşá (En Uzak Batı) olarak anmışlardır. Aynı şekilde Cezayir için El-Mağrib al Awsat (Orta Batı) ve Tunus için de El-Mağrip al Adna (Yakın Batı) denmiştir. 'Morocco' kelimesi; Latince'deki 'Morroch' kelimesinden gelir. Morroch, Latince'de Murabıtlar ve Muhavvidler'in başkentleri olan Marakeş'e verilen isimdir . İranlılar 'Marrakech' [10] ve Türkler de antik İdrisî ve Marinî başkent Fes'ten dolayı bu ülkeye Fas demişlerdir. Marakeş ismi büyük ihtimâlle Berberice'de Tanrı'nın Toprakları anlamına gelen Mur-Akush kelimesinden gelmektedir.
Bugünkü Fas topraklarındaki ilk yerleşimler Cilalı Taş Devri'ne tarihlenen MÖ 8000 yıllarından kalma, Capsian kültürüne ait kalıntılara aittir. Kalıntılar, o devirde Fas'ta büyük bir kuraklık yaşandığını göstermektedir.
Fas, Afrika'nın kuzeybatısında bir ülkedir. Atlantik okyanusu kıyıları Cebelitarık boğazı ile Akdeniz kıyılarını ayırır. Güneyinde tartışmalı Batı Sahara bölgesi ile güney ve güneydoğusunda Cezayir bulunmaktadır. Batısında atlantik kıyılarına yakın Kanarya adaları ve Madeira Adaları bulunmaktadır. Kuzeyinde Cebelitarık İspanya'yı Fas'tan ayırır.
Başkenti Rabat'tır. Büyük şehirleri Kazablanka, Agadir, Fez, Marakeş, Meknes, Tetouan, Tanca, Oujda, Ouarzazate ve Laayoune'dir
1912-1956 yılları arasında Fransız ve İspanyol himayesinde kalan Fas, 1956'da tekrar bağımsızlığına kavuşmuştur. Ülke, iki meclisli parlamenter monarşi rejimiyle idare edilmektedir. Kral, Başkomutan, Yüksek Güvenlik Konseyi Başkanı ve Genelkurmay Başkanı ve 'İnananların Emiri' sıfatıyla aynı zamanda ülkenin dini lideridir.
Fas'ın, Batı Sahra'yı işgal etmesi sebep gösterilerek, Afrika Birliği'nden geçici süreliğine çıkarılmıştır. 2011 başlarında meydana gelen demokrasi ayaklanmalarından Fas da etkilenmiş, halkın idareye karşı rahatsızlıkları çeşitli yürüyüş ve gösterilere sebep olmuştur. Fas, Temmuz 2016'da yaptığı açıklamada yeniden Afrika Birliği içerisinde yer almayı hedeflediğini açıklamıştır. Ülke Aralık 2016'da yaptığı yeni üyelik başvurusu ile birlik içerisinde yeniden yer almak istediğini ifade etmiştir. 30 Ocak 2017 tarihinde gerçekleştirilen 28. Afrika Birliği toplantısında Fas yeniden üyeliğe dahil edilmiştir. 20 Şubat 2011'de Rabat'ta yapılan (katılımında Facebook gibi İnternet sitelerinin de etkisinin olduğu) büyük mitingden sonra Kral Muhammed El-Hamis (VI. Muhammed) halka yaptığı ilk ulusa seslenişle reform sözü vermiştir. Kral Muhammed, komisyonun başkanlığına Abdüllatif Menuni'nin getirildiğini, Menuni'nin haziran ayına kadar kendisine anayasa reformu önerilerini sunacağını kaydetmiştir. VI. Muhammed anayasada reform sözünü tutmuş, yapılan reformla yetkilerinin devrini referanduma sunmuştur. Halkın Krala karşı büyük saygısının olmasının nedeni babası II. Hasan'dan sonra baskıcı rejime son vermesi ve İslam peygamberi Muhammed'in soyundan gelmesidir. (Kazablanka'daki II. Hasan Camii'nde altından yapılan levhada şeceresinde gösterilmektedir)