Ankara'nın 2016'daki başarısız darbe girişimi nedeniyle suçladığı Fethullah Gülen'in, ikamet ettiği Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) hayatını kaybetmesinin ardından Perşembe günü New Jersey eyaletindeki Skyland Stadyumu'nda cenaze töreni düzenlendi.
Törenden sonra Gülen, uzun yıllar yaşadığı Pensilvanya'nın Saylorsburg kasabasında bulunan çiftliğinin bahçesine gömüldü.
Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı anma töreni, Fransız haber ajansı Agence France-Press (AFP) tarafından canlı yayınlandı. Associated Press (AP) haber ajansı törene binlerce kişinin katıldığını aktardı.
Fetullah Gülen, 27 Nisan 1941 Erzurum'un Pasinler ilçesinde doğmuş olan bir vaiz ve imamdı.
1999 yılından bu yana ABD'de yaşayan Gülen'in yönettiği yapılanma, Türkiye'de "Fetullahçı Terör Örgütü / Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY)" olarak tanımlanıyor.
Şeffaflık konusunda ilk günden beri pek çok eleştirinin hedefinde olan Gülen yapılanması, Türk hükümeti içinde bir "paralel yapı" kurmakla, sınav sorularını çalmakla, yapılanmaya sert eleştiriler yönelten Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nu öldürmekle, Yarbay Ali Tatar'ın intihar etmesine neden olan Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy ve Askeri Casusluk gibi "kumpas davaları" düzenlemekle, Hrant Dink suikastini gerçekleştirmekle, 15 Temmuz 2016 darbe girişimini organize etmekle ve pek çok diğer kriminal eylemle suçlanıyor.
Grubun lideri Gülen, bütün bu suçlamaları reddediyor. Bununla beraber, Nurettin Veren'den Gülen'in öz yeğeni Ebuseleme Gülen'e kadar pek çok itirafçı yapılanmayı eleştiriyor ve bu suçlamalarda doğruluk payı olduğunu belirtiyor.
Yapılanma hakkındaki ilk dava 1999 yılında açılmıştı. Savcı, hazırladığı iddianamede mensupların ve yapılanmanın lideri konumundaki Gülen'in "anayasal sistemi değiştirerek yerine İslami esaslara dayalı devlet kurmak amacıyla yasadışı örgüt kurup, bu amaç doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu" gerekçesiyle hapis istemi ile dava açmıştı.
2013 yılında iktidar Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) Gülen yapılanmasıyla ilişkilerinin bozulmasının ve bilhassa 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından yapıya karşı açılan davalarda çok sayıda kişi cezaevine gönderildi.
Gülen yapılanmasına yakınlığı ile bilinen bazı milyarder iş insanlarının cezaevine girmemesine karşılık alt düzey mensupların cezaevine girmesi ve olağanüstü hal döneminde Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) yoluyla işlerinden edilmesi de sıkça eleştirilere konu oldu.
Konuyla alakalı eski AK Parti milletvekili Şamil Tayyar, bir "FETÖ borsası" olduğunu ve yeterli miktarda rüşveti veren iş insanlarının cezaevine girmediğini iddia etmişti.
Tayyar, "Milyon dolarlar dönüyor. Ben bunu söylüyorum. Evet. İtirafçı adı altında işadamlarını serbest bırakıyorlar. Türkiye’nin birçok yerinde var bu," demişti.