"Morca Mağarası'na yeniden girmeyi çok isterim. Amacım geri girip yarıda bıraktığım keşfi tamamlamak" dedi.
Dickey, Morca Mağarası'ndan başarılı şekilde kurtarıldıktan sonra getirildiği hastanede bir süre yoğun bakım servisinde tedavi gördüğünü söyledi.
Hayatta olmanın sevincini yaşadığını aktaran Dickey, "Bugün halen hayatta olduğum için büyük şükran diliyorum. 11 gün boyunca yer altında sıkışıp kalmışken bir milletin beni izlediğini, merak ettiğini, defalarca desteklediğini öğrendim; Türkiye." dedi.
Dickey, mağaradaki tahliye sürecine Türk hükümetinin büyük destek verdiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İnsanlar beni takip etmeye başlamadan çok önce Türk hükümetinin desteği başlamıştı. Hayatımı kurtaran, gerekli tıbbi malzemeleri nişanlım Jessica'ya ulaştırarak zorlu 1000 metrelik yolcuğu geri yapmasını sağlayan hızlı ve kararlı adımlar için onlara teşekkür ediyorum. Morca, hayatımın ilk kurtuluşu değil. 3 kurtulmadan biriydi ama ben oradaydım. Sadece Türkiye değil tüm dünya beni takip ediyordu. Bu inanılmaz bir şey. Avrupa Mağara Kurtarma Derneği ve Türk hükümeti kurumlarının katkısıyla gerçekleştirilen ortak çalışma, son kurtuluşum için önemli bir rol oynadı. Türk hükümetine beni başından sonuna kadar destekledikleri için çok teşekkür ediyorum"
Avrupa Mağara Kurtarma Derneği'nin bir parçası olduğunu aktaran Dickey, Morca Mağarası'nda gerçekleştirilen operasyonun tüm dünyaya örnek olduğuna dikkati çekti.
ABD'li dağcı, tedavi sürecine değinerek, "Şimdilik bu hastanede doktorların ve çalışanların inanılmaz özenli bakımı altında iyileşmeye devam edeceğim. Hem mesleki uzmanlıkları hem de kişisel ilgilileri için onlara ne kadar teşekkür etsem azdır. Bunu etrafımda görüyorum; sadece benim için değil, buraya gelen her hastayla aynı şekilde ilgileniyorlar. İnanılmaz bir hastane burası." diye konuştu.
Dickey, bir gazetecinin, Morca Mağarası'na giriş amacını sorması üzerine, "Mağaraya girme sebebimiz Türkiye Mağaracılık Federasyonunca yürütülen bir keşif çalışmasıydı. Mağarada keşif yapılmasının en önemli sebebi bilim, çünkü mağaralar insanların girmediği ve ulaşmadığı yerler. Dolayısıyla oradan alınan örnekler ve orada yaşayan canlılar bilim için çok önemli. Ben bilim insanı değilim ama oradan bir kartla örnek alabiliyorum. Dolayısıyla bu şekilde bilime faydası oluyor." ifadelerini kullandı.
Dickey, mağarada umutsuzluğa kapılmamaya çalıştığını belirterek, şöyle konuştu:
"Durumun gerçek anlamda farkına vardığınız zaman 'Evet, öleceğim' diyebiliyorsunuz ama yine de ümitsizliğe kapılmadım. Mağara keşiflerine devam edeceğim. Başıma gelen bu tıbbi durum ender rastlanan bir şey. Her zaman olabilecek bir şey değil. Bu bir şanssızlık. Hayatın her alanında risk var. Mağaracılık diğer bazı sporlara baktığımızda aslında güvenli bile sayılabilir. Morca Mağarası'na yeniden girmeyi çok isterim. Amacım geri girip yarıda bıraktığım keşfi tamamlamak. 1000 metre aşağı inince yerin altında bir göl var. O gölü geçip karşıda ne olduğunu keşfedebilmek için dalış yapıyoruz. Aşağı inip yukarı tırmanmış oluyoruz. O gölün üstünden geçmeyi hedefliyorum. Geçen sene 100 metre tırmandım. Bu sene onu geçmeyi amaçlamıştım. Amacım gölün karşına geçmek."
ABD'li dağcının nişanlısı Jessica Van Ord da Mark'ın rahatsızlandığı gün kendisinin tırmanarak dışarı çıktığını anlattı.
Yetkililere ulaşınca tahliye çalışmalarının hızlıca başladığının altını çizen Van Ord, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türk hükümetinin yardımı karşısında çok etkilendim. Onlar hemen bana yardım etti. Ben de mağaraya inip Mark'a yardım ettim. İlk aşamada, yaşamaya devam edebilmesi için gerçek kurtarma operasyonu başlayıncaya kadar gerekli sıvıları verdim. Operasyon başladıktan sonra çok rahattım. Herkes inanılmaz iyi eğitimliydi ve işini çok iyi yapıyordu. Türk hükümetine bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Farklı ülkelerden mağara kurtarıcılarını buraya getirip kurtarma operasyonu yapmasına izin verdiler ve kendileri de katıldılar. Aynı zamanda hastanede de bize çok iyi bakıyorlar. Hem Mark'ın sağlığı hem de kişisel olarak kendimizi çok şanslı hissediyoruz. Çok iyi bakıldığımızı düşüyoruz."
Hastanenin Başhekimi Doç. Dr. Bahar Aydınlı da Dickey'in sağlık durumunun iyi olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Helikopterle hastanemize getirilen Mark Dickey, acilde yapılan ilk kontrollerinin ardından yoğun bakıma alındı. Tetkik ve tedavileri tamamlandıktan 2 gün sonra da servise alındı. Tedavisi devam ediyor. Çok şükür sağlıklı, yanımızda oturuyor. Tedavisini sonuna kadar yaptıktan sonra taburcu olmasını sağlayacağız. O zamana kadar kendisi bizim misafirimiz, çünkü seyahat edeceği mesafenin uzun olacağını düşünüyoruz. Bu nedenle sağlığının iyi olduğundan emin olduktan sonra taburcu olmasına izin vereceğiz."
Aralarında yabancı mağara bilimcilerin de olduğu 15 kişilik dağcılık grubu, keşif için 3 Eylül'de Morca Mağarası'na inmiş, ekip üyelerinden Dickey'in mide kanaması geçirdiği ihbarı üzerine bölgede çalışma başlatılmıştı.
Mağarada ilaç tedavisi uygulanan Dickey için doktorların onay vermesinin ardından 9 Eylül'de başlatılan çalışmalarla ABD'li dağcı 12 Eylül'de tahliye edilmiş, helikopterle getirildiği Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedaviye alınmıştı.