2019 yılında dünya genelinde etkili olmaya başlayan Covid 19, uğradığı mutasyonlar sonucu etkisini yitirse de bazı kişilerde kalıcı izler bıraktı.
Yapılan bir araştırmaya göre hava kirliliğine maruz kalan koronalılar, hastanede daha fazla süre kaldı. 4 gün daha çok hastane tedavisi gören bu kişiler kirlilikten 10 yıl yaşlanmış kadar etkilendi.
Araştırmacıların raporuna göre, kirliliğe maruz kalmanın azaltılması, hastaların hastanede kalış sürelerinin azaltılmasında mevcut en iyi tedavilerden bazıları kadar yüzde 40 ila yüzde 80 oranında etkili oldu.
Ekip, Mayıs 2020 ile Mart 2021 arasında COVID-19 nedeniyle hastaneye kaldırılan ve yüzde 29'u yoğun bakım ünitesinde tedavi edilen 328 hastayı işe aldı. Hastalar 20 ila 98 yaşları arasındaydı. PCR testleri pozitifti.
Araştırmacılar, hastaların hastaneye kaldırılmadan önce ev adreslerindeki üç kirleticinin düzeyine baktı: nitrojen dioksit, is ve partikül madde. Ayrıca hastaların kanındaki siyah karbon miktarını da ölçtüler. Sonuçta, kirliliğe maruz kalan COVID-19 hastalarının, maruz kalmayan meslektaşlarına göre daha olumsuz sonuçlar yaşadığı görüldü. Ayrıca, hastaların kanındaki yüksek is düzeyi yoğun bakıma yatış olasılığını yüzde 36 artırdı.
Sonuçlara göre erkeklerbu kirletici maruziyetinden kadınlardan daha fazla etkilendi. Ayrıca, hastaneye yatıştan bir hafta önce kirliliğe maruz kalmanın hastanede yatış süresi üzerinde en önemli etkiye sahip olduğu bulundu.
Dr. Zorana Jovanoviç Andersen, konuyla ilgili yaptığı açıklamada 'Bu sonuçlar, hava kirliliğinin bağışıklık sistemimizi nasıl tehlikeye atabileceğini ve bizi COVID-19 ve diğer solunum yolu enfeksiyonlarına karşı savunmasız bırakabileceğini gösteriyor' dedi.
Andersen'e göre hava kirliliğinin azaltılması, mevcut ve gelecekteki salgınlar için önleyici tedbirlerin yanı sıra mevsimsel grip salgınlarıyla başa çıkma stratejisinin merkezinde yer almalı. Daha temiz hava, gelecek nesilleri solunum yolu enfeksiyonlarına, mevsimsel salgınlara ve büyük salgınlara karşı daha dirençli hale getirecek.