Hastalıklar her ne kadar tek bir organı etkiliyor gibi görünse de aslında bir organdaki olumsuzluk başka bölgeleri de hasta edebiliyor. Özellikle kalp ve böbrek arasında ciddi bir ilişki var. Kalp hastalığına sahip olan kişilerde böbrek ye
Vücudumuzdaki organların hepsi aslında birbirine bağlı. Birinin doğru çalışması, diğerinin de doğru çalışması anlamına geliyor. Uzmanlara göre, bir organında sorun olan kişilerde diğer organında da sorun gelişme riski yüksek. Kalp ve böbrek arasındaki bağlantı da oldukça yüksek.
Göğüs ağrısı, solunum problemleri, göğüs rahatsızlığı ve basıncı, bacaklarda ve kollarda uyuşma, boyun, çene, sırt ve üst karına yayılan boyun ağrısı ile kendini belli eden kalp hastalıkları aslında böbreği de olumsuz etkiliyor.
Böbrek hastalığı ise, genel manada böbrek fonksiyonunun kademeli olarak azalması olarak tanımlanıyor. İştah kaybı, mide bulantısı ve kusma, artan kan basıncı, tükenmişlik, uyku sorunları, sık veya seyrek idrara çıkma, nefes darlığı, kas krampları, ayak ve ayak bileklerinde şişlik, kaşıntılı ve kuru cilt ve göğüs ağrısına yol açıyor.
Elde edilen bazı verilere göre genellikle kalp hastalığı olan kişilerde böbrek sorunları da görülüyor. Kronik kalp yetmezliği kronik böbrek hastalığına neden olabilirken kronik böbrek hastalığı da, koroner kalp hastalığı, kalp yetmezliği ve aritmi riskini artırıyor. Akut kalp yetmezliği akut böbrek hasarına yol açarken akut böbrek fonksiyon bozukluğu da akut kalp yetmezliğine zemin hazırlıyor. Bu nedenle, kalp sorunları olan bir kişinin, böbrek hastalığı riski altında olduğu mutlaka bilinmeli.
Uzmanlara göre, kalp yetmezliği böbrekleri çeşitli şekillerde etkileyebilir.
Kalp yetmezliğinde kalp, böbrekler de dahil olmak üzere vücudun hayati organlarına yeterli miktarda kan pompalayamaz, bu da böbrekler tarafından filtrelenen kan hacminin azalmasına neden olarak böbrek fonksiyonunu zayıflatır.
Kalp daha az miktarda kan pompaladığında, kanda dolaşan tuz ve suyu kontrol etmekten sorumlu hormonlarda ve vücudun sempatik sinir sisteminde kardiyak hareketi telafi etme girişiminde değişiklikler olur. Bu değişiklikler, hayati organlara ulaşan kan miktarını iyileştirmek için vücudun daha fazla tuz ve su tutmasını sağlar. Bu değişiklikler, kısa vadede faydalıdır ve oluştukları amaca hizmet eder. Ancak uzun vadede şişme meydana gelir ve böbrekler de dahil olmak üzere hayati organlara kardiyak kan beslemesinde daha fazla azalma gözlenir, bu da sonunda hasara ve daha fazla işlev bozukluğuna neden olur.
Kalp yetmezliği ve buna bağlı olarak azalan kalp fonksiyonu, damar içindeki basıncı artırır. Basınç böbrek damarlarını etkilediğinde, böbrekler kanı etkili bir şekilde süzmekte zorlanırlar, bu nedenle böbrek fonksiyonu bozulur.
Öte yandan kronik böbrek hastalığı vücudun su ve tuz tutmasına neden olur. Bu tutma kalbe baskı uygulayarak düzgün ve verimli çalışmasını zorlaştırır. Koroner kalp hastalığı riski artar.
Peki kalp ve böbrek hastalığını nasıl önlersiniz?
Kalp sorunu olan kişiler için böbrek hastalığından kaçınmanın en iyi yolu, doktorları tarafından reçete edilen ilaçlara ve bir bütün olarak kardiyovasküler sistemi destekleyen bir yaşam tarzına uymak.