Halk arasında “göze perde inmesi” olarak da bilinen katarakt, göz merceğinin matlaşmasına neden olan bir hastalık. Tek tedavisi cerrahi olan kataraktta operasyon sonrası bazı belirtiler yaşanması ise normal.
En yaygın göz hastalıklarından biri olan katarakt çoğu insanı 80 yaşına kadar ameliyathane masasına yatırır. Gelişimi kademeli olan hastalık kişinin günlük yaşamını önemli ölçüde etkileyene kadar genellikle fark edilmez.
Tek tedavisi ise cerrahi olan katarakta dair veriler oldukça ciddi. Her yıl dünya çapında en az 20 milyon katarakt ameliyatı yapılıyor. Bu operasyonların 7 milyondan fazlası Avrupa'da; en az 3,7 milyonu ise ABD'de uygulanıyor.
Hastaların görüşünü önemli ölçüde iyileştiren ameliyattan sonra ise bazı belirtiler yaşanması normal. Göz Doktoru Prof. Anastasios John Kanellopoulos'a göre bu sorunların kaynaklanması bazı sebeplere bağlı ve çözümü de var.
Ameliyattan sonraki ilk 1-2 gün çok sık, ilk haftalarda ise daha seyrek görülür. Genellikle ameliyat nedeniyle gözün normal şişmesinden kaynaklanır. Ancak bu, kataraktın çıkarıldığı sırada ne kadar ilerlemiş olduğunun bir sonucu. Bulutlanma, daha büyük, daha yoğun veya daha ihmal edilmiş sert kataraktı olan hastalarda yaygın. Tedavisi ise genellikle antiinflamatuar göz damlaları ile yapılıyor.
Hemen hemen tüm hastalarda ameliyattan sonra bir dereceye kadar gözde kuruluk gelişir. Bu, doktor göz yüzeyinde kesi yaptığı için az sayıda sinirin yaralanmasından kaynaklanır. Sinirler yaklaşık üç ayda iyileşir. Geçici göz kuruluğu genellikle göz doktorunun tavsiye ettiği suni gözyaşı ile tedavi edilir.
Birçok hasta bunu gözdeki kesiden dolayı yaşar. Yaklaşık bir hafta içinde azalır ancak bazen üç aya kadar sürebilir. Kadınlarda daha sık görülür.
Birçok hasta, ameliyattan sonra disfotopsi olarak bilinen flaşlar, haleler ve diğer rahatsız edici görüntüleri görür. Bu görüntüler gece veya loş ışıkta daha yaygındır. Kataraktlarını tedavi etmek için çok odaklı suni lensleri olan hastalarda da daha sık görülürler. Tedavisinde özel damlalar ve düzeltici gözlüklerden lazere kadar her şeye ihtiyaç duyulabilir.
Ameliyattan sonraki ilk günlerde göz kuruluğu nedeniyle ışığa karşı hafif bir hassasiyet beklenebilir. Ancak gözlerinizi ışığa refleks olarak yarı veya tamamen kapatırsanız, göz doktorunuza danışın. Olası nedenler iltihaplanmadan enfeksiyona kadar değişir.
Ameliyattan sonra mide bulantısı tipik olarak anestezinin bir yan etkisidir. Bazen bir veya iki gün sürer. Bol miktarda sıvı içilmeli ve aç kalınmamalı.
Hiposfagma olarak da adlandırılan bu durum ameliyat sırasında küçük kan damarlarının iltihaplanması veya yırtılması nedeniyle ortaya çıkar. Genellikle 2-3 hafta içinde geçer. Ağrı, ışığa duyarlılık ve görme değişikliği eşlik ediyorsa hemen göz doktorunuza danışın.
Prof. Kanellopoulos, hastaların ameliyattan en az bir hafta sonra özel göz damlaları koymaları ve belirli koruyucu önlemler almaları gerektiğini vurguluyor. Tam iyileşme sekiz hafta kadar sürebiliyor, ancak görmedeki iyileşme çok daha erken fark ediliyor.
Öte yandan takılan göz içi merceğin tipine bağlı olarak dereceleri değişebilse de, hastalar yine de düzeltici gözlüklere ihtiyaç duyabiliyor.