Devlet sanatçısı ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın emekli solist sanatçısı Prof. Suna Kan, 86 yaşında vefat etti.
Türkiye'nin yetiştirdiği değerli sanatçılardan, keman virtüözü ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nda 44 yıl boyunca 'solist sanatçı' ünvanı ile çalışarak dünyanın dört bir yanında üstün başarıyla Türkiye'yi temsil eden Prof. Suna Kan, hayatını kaybetti.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 86 yaşında vefat eden Prof. Suna Kan için taziye mesajı ile cenaze törenine ilişkin bilgi paylaşımında bulundu.
Devlet sanatçısı Kan'ın 12 Haziran Pazartesi günü saat 10.30'da Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası tarihi binasında yapılacak tören ardından Karşıyaka Mezarlığı'ndaki camide öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazı ardından defnedileceğini duyurdu.
SUNA KAN KİMDİR?
1936 yılında, Adana’da dünyaya geldi. Babası, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Viyola sanatçısı Nuri Kan’dır. Beş yaşında iken babasından keman öğrenmeye başladı; daha sonra aile dostları Hulusi Karsel’den keman dersleri aldı [1]. Ankara Devlet Konservatuvarı sınavlarını kazandı ve bu okulda Avusturyalı eğitimci Walter Gerhardt ile başladığı temel keman öğrenimini İzzet Nezih Albayrak ve Gilbert Back ile sürdürdü; son olarak Liko Amar ile çağdaş müzik eserleri çalıştı.
İlk resitalini 18 Nisan 1946'da Ankara Devlet Konservatuvarı'nın konser salonunda verdi. Mozart'ın 5. Keman Konçertosunu seslendirdiği bu resital nedeniyle “Harika Çocuk” olarak anıldı ve eğitimine Avrupa’da devam etmesi gerekliliği gündeme geldi. 1948’de isme-özel olarak çıkarılan “İdil Biret ve Suna Kan’ın yabancı memleketlere müzik tahsiline gönderilmesine dair kanun” (Harika Çocuk Yasası) ile yurt dışında öğrenim görmek için devlet bursu alma imkânı doğdu. Yasanın çıkmasından bir süre sonra ailesiyle birlikte önce Roma’ya gitti; birlikte çalışacağı eğitimcinin hayatını kaybettiğini öğrenince Paris Konservatuvarı’na gönderildi[1]. Paris’te Gabriel Bouillon ile çalışan Suna Kan, 1952 yılında konservatuvarı birincilikle bitirdi.
Okulu bitirdikten sonra da Gabriel Bouillon ile repertuvar çalışmalarına devam etti ve uluslararası yarışmalara katıldı. Viotti Yarışması birincilik ödülünü (1955), Münih Yarışması İkincilik ödülünü (1956), Long-Thibaud Yarışması Paris Kenti ödülünü (1957) kazandı.
'Harika Çocuk' olarak yeteneği küçük yaşta tespit edilen sanatçı, 1971'den bu yana 'devlet sanatçısı' unvanını taşımaktaydı.