Avrupa'nın en etkili caz müzisyenlerinden saksafoncu Peter Brötzmann 82 yaşında hayatını kaybetti. Eski ABD Başkanı Bill Clinton onun için 'yaşayan en büyük müzisyenlerden biri' ifadesini kullanmıştı.
Müziği, Alman tarihindeki 'şeytanları kovmak' için bir tür çığlık olarak değerlendirilen ünlü cazcı Peter Prötzmann 82 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Avrupa'nın en etkili serbest caz müzisyenlerinden biri sayılan avangart bir saksafoncu olan Peter Brötzmann'nın Wuppertal'da 22 Haziran günü öldüğü açıklandı.
Acı haberi Eremite Records'un yöneticisi Michael Ehlers duyurdu.
Ölüm nedeni ise açıklanmadı.
Kendi kendini yetiştirmiş bir müzisyen olan Brötzmann daha çok tenor saksafon çalışmalarıyla tanınıyordu. Ayrıca klarnet ve bir çeşit Macar nefesli çalgısı olan tarogato da çalan sanatçının mesleğinin yol açtığı bir akciğer hasarından mustarip olduğu biliniyordu.
İlk kayıtlarının birçoğunda İngiliz saksafoncu Evan Parker'la çalışmıştı.
Parker onun için 'Bir saksafondan bundan daha fazlasını elde etmenin mümkün olduğunu sanmıyorum. Peter, bazen saksafonu çok sert üflediği için burnu kanardı. Mesleğine her şeyini verdi' diye konuştu.
Brötzmann tarzını iblisleri kovmanın bir yolu olarak tanımlıyordu. Özellikle Almanya'nın 2. Dünya Savaşı'nda işlediği insanlık suçlarına karşı.
The Wire'a yaptığı açıklamada 'Gençler anlamıyor ama Almanya'da başımıza gelenler bizim neslimizin travmasıydı. Orada büyük bir utanç ve korkunç bir travma var. Bu yüzden belki de bu tür müzikleri Alman tarzıyla çalmak, Avrupa'nın diğer bölgelerindeki müziklerden her zaman biraz farklı gelir. Çünkü daha çok bir çığlıktır, daha vahşidir, daha agresiftir' demişti.
6 Mart 1941 tarihinde Almanya'nın batısındaki Remscheid'de doğan sanatçının tam adı Hans Peter Hermann Brötzmann'dı. Doğduğu şehir 1943'te Müttefiklerin bombardımanı nedeniyle neredeyse yok olmuştu. O günlerde Brötzmann yanmakta olan şehirden annesinin elini tutarak sokaklarda koşarak kurtulmuştu.
Babası vergi memuruydu. Nazi ordusunda askere alınmıştı. Doğu Cephesinde Ruslar tarafından yakalanmış ve Sibirya'daki bir savaş esiri kampına götürülmüştü. Oradan kaçmayı başarmış ve 1948'de Almanya'ya dönmüştü.
Brötzmann'ın hayatı daha sonra Wuppertal'da geçti. 50'lerin sonunda burada Uygulamalı Sanatlar Okulu'nda grafik tasarım ve görsel sanatlar okudu. Kendi ürettiği yazı tipleriyle dikkat çekti. Hatta bunları birçok albümünün kapaklarında kullandı. Eserlerinden oluşan ilk sergisini 1959'da yaptı.
1963'te video çalışmaları, müzikal odaklı enstalasyonlar ve etkileşimli heykelsi nesneler inşa eden Kore asıllı Amerikalı sanatçı Nam June Paik'in ilk büyük sergisinde iş birliği yaptı.
Müzik hayatı boyunca da sanat eserleri üretmeye devam etti.
Güzelliğe meraklıydı ancak buna dürüstlüğün de eşlik etmesi gerektiğini düşünüyordu.
Sahte sanatla, sahte müzikle başa çıkamadı. Bunlara karşı hoşgörüsüzdü.
1967'de Brötzmann, kendi plak şirketi altında ilk albümü For Adolphe Sax adıyla çıkardı. Bir sonraki albümü Machine Gun ise büyük ses getirdi. Bu albüm Vietnam'daki savaşın kıyımına bir göndermeydi. Artık o Avrupa'nın özgür üç tenor saksafoncusu arasında gösteriliyordu.
Peşinden Nipples ve Balls gibi çatışmacı albümleriyle karşımıza çıktı.
1980'lerin ortalarına kadar ünü Avrupa'yla sınırlıydı. Ancak Last Exit'le yaptığı ortak çalışma ününü Kuzey Amerika'ya taşıdı.
Hemen hemen dünyanın her yerinde sahneye çıktı. 350'den fazla kayıtta yer aldı.
Son yıllarında Heather Leigh'le ikili oldu ve turneye çıktı. Ayrıca basçı William Parker ve davulcu Hamid Drake'le de birlikte sık sık çaldı.
Eski ABD Başkanı Bill Clinton, 2001 yılında verdiği bir röportajda kimi dinlediği sorusuna 'Brötzmann, tenor saksafoncu, yaşayan en büyük müzisyenlerden biri' yanıtını vermişti.