Vakıf ve dernekler temsil ettikleri toplulukların milli değerlerine saldırma hakaret etme ya da şansı kavgaya çıkara hesaba kullanılma yeri değildir.
Vakıf ve dernekler temsil ettikleri toplulukların milli değerlerine saldırma hakaret etme ya da şansı kavgaya çıkara hesaba kullanılma yeri değildir. Günümüzde vakıf ve dernekler siyasetin arka bahçesi veya siyasete atlama duvarı olarak bilinse de vakıf ve derneklerin nasıl amacı topluma faydalı insanların yetişmesine, bir arada olmasına katkı sağlamaktır.
BİR TABELA GÖRDÜK,
HEMEN OTOBÜSTEN İNDİK
Rize Vakfı hemen kuruluşunun ardından başlattığı ve Orhan Keçeli başkanlığında hız kazandırdığı burs katkılarıyla günümüzde siyasette, bürokrasi de ve her alanda önemli konumlara gelmişi isimlerin eğitim hayatlarına dokunmuş katkı sağlamıştır. Bu isimlerden biri de Rize Milletvekili Harun Mertoğlu’dur. Mertoğlu Vakıf Rize Dergisi’nin Nisan Mayıs 2008 tarihli 39. Sayısında bu durumu bakın nasıl anlatmıştı: 1989 yılında Belediye otobüsü ile Taksim’den Mecidiyeköy’e doğru giderken Osmanbey’de bir tabela ilişti gözümüze. Tabelada Rizeliler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yazıyordu. Hemen otobüsten indik. Bu konuda ben biraz tecrübeli idim. “Burası vakıf, biz de öğrenci isek burs veriyorlardır” dedik. Vakıfta yetkili olarak Vakıf Müdürü Yılmaz Bey karşıladı bizi. Birkaç gün sonra yapılacak yönetim kurulu toplantısına davet ederek yönetime de burs meselesini anlatabileceğimizi söyledi. Ziya Kalkavan başkanlığındaki yönetim kurulu toplantısında da anlattık ve sıcak ve samimi bir şekilde neden olmasın fikri ortaya çıktı. Çok hızlı bir şekilde altyapının hazırlanmasında biz de yardımcı olduk.
RİZE VAKFI BİZE MEMLEKET OLDU
Ve sonuçta Vakfın ilk bursiyeri olarak kayıtlara geçtik. Şu anki vakfın bursiyer sayısına baktığımızda konunun ehemmiyeti daha da anlaşılacaktır. Vakfın maddi desteği yanında bize çok büyük desteği olmuştur. Bizler vakfın merkezini ikinci bir adres bildik. Her sıkıntımızı ilettik. Hatta bizim stajımızla dahi ilgilenilmiştir. Yeri gelmişken dönemim Vakıf Başkanı Ziya Kalkavan ve Yönetim Kurulu üyelerine, ardından başkanlığa gelen Orhan Keçeli ve ekibine ve de her hususta bize destek olan Vakıf Müdürü Yılmaz Ekşi Bey’e şükranlarımı iletiyorum. Keçeli döneminde burs işi daha bir hız kazandı. O dönemler öğrencilerin ikinci adresi olan vakıf merkezinin bu özelliğinin devamı yanında Rize’nin Rizelinin İstanbul’daki adresi, buluşma noktası olmasını temenni ediyorum.
Fatih Sultan KAR / İST.
