Tarih tutkunları için Samsun, muhteşem bir keşif alanı sunuyor. Antik kentler, geçmişin izlerini taşıyan önemli kalıntılarla dolu. Bu kadim yerleşim alanları, hem yerel hem de uluslararası turistler için büyüleyici birer destinasyon haline gelmiş durumda. Özellikle, Samsun'un çeşitli bölgelerinde bulunan bu antik kentler, hem kültürel hem de tarihi anlamda büyük bir değer taşıyor. Peki, bu antik kentler hangileri? İşte, Samsun'da tarihin derinliklerine yolculuk yapmanızı sağlayacak beş antik kent!
Dündartepe (Öksürüktepe) Ören Yeri
Dündartepe, Samsun merkez ilçesinin 3 km güneydoğusunda yer alan ve 15 metre yüksekliğinde bir höyüktür. Bu antik yerleşim, Kalkolitik, Eski Tunç ve Hitit dönemlerine ait üç farklı kültür katını barındırmaktadır. Höyüğün tepe kısmındaki en son yerleşim Eski Tunç Çağı'na aittir. İlk kültür katında Kalkolitik döneme ait yapı kalıntıları ve çeşitli el yapımı seramik parçaları bulunurken, ikinci kat Eski Tunç Çağı'na tarihlenmektedir. Hitit dönemine ait üçüncü kat ise taş temelli kerpiç evler ve çeşitli seramik buluntuları ile dikkat çekmektedir. Bu alan, geçmişe dair önemli bilgiler sunmakta ve antik yaşamın izlerini gün yüzüne çıkarmaktadır.
Tekkeköy Ören Yeri
Tekkeköy, Dündartepe'nin 14 km güneydoğusunda yer alır ve 1940'ta yapılan arkeolojik kazılarda Hitit ve Eski Tunç Çağı dönemlerine ait önemli buluntular elde edilmiştir. Bu alanda çark yapımı seramikler ve çok sayıda gömüt bulunmuştur. Özellikle, siyah zemin üzerine beyaz boyayla yapılan geometrik desenlerle süslü kaplar ve kabartma insan yüzlü vazolar, bu bölgenin antik döneme dair sanatsal ve kültürel zenginliğini gözler önüne sermektedir. Tekkeköy, sadece kazı buluntuları ile değil, aynı zamanda mağaraları ve sergi alanlarıyla da ziyaretçilerine tarihsel bir deneyim sunmaktadır.
İkiztepe Ören Yeri
İkiztepe, Bafra ilçesinin 7 km kuzeybatısında yer alan önemli bir arkeolojik alandır. Burada yapılan yüzey araştırmaları, Eski Tunç Çağı ile Erken Hitit dönemine ait yerleşimleri ortaya çıkarmıştır. İkiztepe'nin ilk katı, M.Ö. 2000 civarında yoğun yerleşime sahne olmuştur. İkiztepe'deki kazılarda, tunç yüzükler, bilezikler, metal gereçler ve çeşitli gömütler bulunmuş, bu buluntular ölü armağanları olarak bırakılmıştır. İkiztepe, antik dönemin madencilik ve tekstil bilgisine dair ipuçları sunarak, diğer kazı alanlarından farklı bir konumda bulunmaktadır.
Kaledoruğu Höyüğü
Kavak ilçesinde yer alan Kaledoruğu Höyüğü, 1940-1942 yıllarında yapılan kazılarda Eski Tunç Çağı'na ait kalıntılarla gün yüzüne çıkmıştır. Bu höyükte, ölülerin hoker pozisyonunda gömüldüğü dikkat çekmektedir. Gömüt alanlarında el yapımı siyah, kırmızı ve kahverengi kaplar, yassı baltalar ve çeşitli nesneler bulunmuştur. Kaledoruğu, antik dönemdeki gömme gelenekleri ve toplumların ölümle ilgili ritüelleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Lerdüge Tümülüsleri
Lerdüge Tümülüsleri, Havza ilçesinin 21 km doğusunda yer alır ve 1946 yılında başlatılan kazılarda birçok buluntu ortaya çıkarılmıştır. Bu tümülüslerde, M.Ö. 100 ile M.S. 200 arasında kullanıldığı anlaşılan mimari yapılar bulunmaktadır. Giriş kısmında demir kenetlerle bağlanmış taş kapak ve tonoz örtülü geçit bulunmakta; gömüt odası ise insan ve hayvan betimlemeleri ile süslenmiştir. Bu tümülüsler, antik Anadolu'daki mezar yapıları ve ölü gömme gelenekleri hakkında kapsamlı bilgiler sağlamaktadır.