Son günlerde "Kozmetik sektöründeki kaynağı belirsiz paraların arkasında ne var?" sorusu Türkiye'nin gündeminde. Bu konuda öne çıkan fenomenlere dair açıklamalar yapan Murat Ağırel, Halk TV'deki yayınında Selin Ciğerci ve Gökhan Çıra'nın kazancına dair dikkat çekici sözler söyledi.
KONUŞMALARI AÇIK AÇIK ANLATTI
Murat Ağırel "Pandemi başlamadan 2019 yılında Selin ile beraber Gökhan kozmetik işine giriyorlar. Selin Ciğerci 40 bin TL kredi çekiyor. Ardından Gökhan Çıra bu süreçte Tuzlaspor'a transfer oluyor, maç başı anlaşıyor. 10 maça çıkıyor o dönem 50 bin 60 bin almış. O dönem Gökhan'ın serveti yokmuş" dedi.
Murat Ağırel konuşmasının devamında şunları söyledi:
"Gökhan Çıra parayı kozmetikten kazandıklarını söyledi, oteli kiraladığını söyledi. Hep gösterilen yer kozmetik, sonrasında gösterilen zengin yaşam, ross ross'lar bunları nereden yaptınız? 'Abi Selin ile çok çalıştık' dedi. Selin Ciğerci ile ilgili de şu var, 2019 yılında 40 bin TL kredi ile başladı, W. markasıyla başlıyor, reklam yüzü olduğunu anlatıyor.
Selin Ciğerci de tam da o dönemde kendi deyimine göre sosyal medyada güçlü olduğu için, sitelerde de satışlar yapıyor. Selin Hanım merdiven altı değil bir deposunun olduğunu söylüyor. Sonra kendi adıyla olan markaya geçiyor.
"BEN KAPATTIM DİLAN POLATLAR BAŞLADI"
Bununla ilgili Trendyol'da ne kadar satış yaptınız dedim. Ben ikisine de sordum, 'vergimizi verdik' dediler. 50 milyon vergi ödediğinizden bahsediyorsunuz, ortalama 400-500 milyon satış yapmanız gerekiyor, doğru mu dedim. Gökhan Bey 'Hayır 300-350 civarındadır' dedi. Selin Hanım da '400-450' dedi. Aklıma takılanları sordum; 450 milyon TL bir kremden, göz kaleminden kazanılır mı 2 yıl içerisinde. Kapatıyor sonra ve diyor ki Dilan Polatlar başladı.
Şimdi 2 yıl içerisinde 400 milyon TL gelir getirecek ender işler vardır. Fabrikalar varmış fason üretim yapıyorlar. Dedim ki; Amerika'da ev alma, ross rosslar, lüks yaşantılar bunların kaynağı sadece bu para mı?
Bu arabalar büyük paralara tekabül ediyor, 'araçları satarak yenilerini aldık' diyor. Ben Selin Hanım'a dedim; ben ikna olmadım. Ama bunu Türk yargısı araştıracak…'
