İSTANBUL (İGFA Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto ve Genel Sekreter Sibel Güneş Akın Bodur’u tedavi gördüğü Halkalı’daki Atakent Hastanesi’nde ziyaret etti.
TGC Başkanı Turgay Olcayto ziyaretten sonra yaptığı açıklamada “Akın Bodur’u İstanbul’da görmekten çok mutlu olduk. Çok değerli bir kardeşimdir. Yalnız iyi bir gazeteci değil, iyi de bir yazardır. Ses getiren kitaplar da yazdı. Bugüne kadar meslek örgütümüzü İskenderun’da en iyi şekilde temsil etti. Bu hizmetleri için de ayrıca teşekkür etmek istiyorum.Bir an önce sağlığına kavuşması en büyük dileğimiz.” diye konuştu.
TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş ise Akın Bodur’un enkazdan kurtulup ilk tedavisinin yapılması, ardından da İstanbul’a getirilmesi sürecinde Sağlık Bakanlığı’nın, Basın Müşaviri Gözde Kirişçioğlu’nun ve ekibinin büyük destek verdiğini belirterek, “Depremde 25 gazeteci arkadaşımızın ve onların yakınlarını kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. En zor koşullarda haber yapan meslektaşlarımız da ölümleri ve yaralanmalarıyla yaşadığımız deprem felaketinde haber oldular. İskenderun Temsilcimiz Akın Bodur’un İstanbul’da tedavi olması için yaptığımız girişimlerin sonuç vermesinden çok mutluyuz. Akın Bodur’un ilk tedavisini Hatay’da üstlenen Dörtyol Hastanesi sağlık personeline minnettarız. İstanbul’da ise Acıbadem Üniversitesi’ne bağlı Atakent Hastanesi Akın Bodur’un tedavi sürecini üstendi. Gazetecilik tutkusuyla örnek bir gazeteci olan Temsilcimiz Akın Bodur’un en kısa sürede iyileşmesini diliyorum″ dedi.
Gazeteci-yazar Akın Bodur ise tedavisinin İstanbul’da sürmesinden mutlu olduğunu, bir an önce iyileşip gazetecilik yapmayı umut ettiğini söyledi.
Akın Bodur sözlerine şöyle devam etti:
“Ben 33 yıldır gazetecilik yapıyorum. Hatay, Antakya, İskenderun’da deprem riskiyle ilgili yüzlerce haber yaptık. Biz gazeteciler olarak görevimizi yerine getirdik. Ama her siyasi görüşten liyakatsiz yöneticiler bu raporları dikkate almadılar ve bir adım atılamadı. Depremde enkaz altında kaldım. Gazeteci olduğum için deneyimlerim sayesinde bugün yaşıyorum. Saatlerce bekledik, yardım gelmeyeceğini bildiğim için enkaz altında kalan elimi abimin kesmesini istedim. Bu kararı verebildim. Ondan sonra enkazdan çıkartılabildim ve hastaneye götürüldüm. İstanbul’a geldiğim için mutluyum. İyileşir iyileşmez gazetecilik yapmaya devam edeceğim. Yarım kalan iki kitabımı tamamlayacağım. Tedavi sürecimde bana destek olan meslek örgütüm Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’na, dayanışma mesajı gönderen tüm TGC il temsilcilerine ve meslektaşlarıma sevgilerimi, selamlarımı gönderiyorum″.