Trafik kazaları, Karayolları Trafik Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Borçlar Kanunu ile düzenlenmiştir. Yaşanan trafik kazası sonucu cezai ve hukuki bir süreç işlemesi gerekmektedir.
Trafik kazası nedeni ile açılacak olan tazminat davalarında ikili bir ayrım söz konusudur. Kazazede hayatta ise yaralamalı bir trafik kazası söz konusu olup kazazede maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ancak mağdurun vefat etmiş olması durumunda ölümlü bir trafik kazası halinde mağdurun mirasçıları ve destekten yoksun kişiler tarafından dava açılabilecektir.
Ölümlü trafik kazalarında talep edilebilecek alacak kalemleri Türk Borçlar Kanunu’nun 53. maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir: “Ölüm halinde ölenin mirasçıları; cenaze giderlerini, ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderlerini ve ölenin desteğinden yoksun kaldıkları miktarı tazminat olarak talep edebilirler.” Bu başlıklar şu şekildedir;
Türk Borçlar Kanunu’nun 53. maddesinde sayılan alacak kalemlerinin yanı sıra kazada kusuru bulunan kişi veya kişilerden manevi tazminat da talep edilebilmektedir. Ölen kazazedenin ailesi ölümden dolayı uğradıkları acı, ızdırap ve elemden dolayı uğradıkları manevi zararları kazaya neden olan kişilerden talep edebilir.
Yaralanmalı trafik kazalarında yaralanan kişi tedavi giderlerini, kazanç kayıplarını, çalışma gücünün azalmasından kaynaklı kayıplarını ve manevi zararlarının tazminini kanunen belirlenmiş kişilerden talep edebilir. Bu başlıkları sıralamak gerekirse;
Yaralanmalı trafik kazaları neticesinde gerçekleştirilen ameliyat, yoğun bakım, ortopedik eşyalar, ilaç masrafları gibi birçok masraf oluşmaktadır. Yapılan bu tedavi giderleri kazaya neden olan kişilerden, araç sahiplerinden ve sigorta şirketlerinden talep edilebilmektedir.
Yaralanmalı trafik kazaları neticesinde kazazede, ömrü boyunca kalıcı işgücü zararlarına uğrayabilmektedir. Kalıcı veya geçici işgücü kaybına uğrayan kazazedeler bu zararları kazaya neden olan kişilerden talep edebilmektedir. Trafik kazası nedeniyle yaralanan kişiler tedavi sürecinde işlerine devam edemediklerinden kaza meydana gelmeseydi maddi olarak kazanabilecekleri mablağı kazada kusuru bulunan kişilerden talep edebilmektedir.
Yaralanmalı trafik kazası nedeniyle yaralanan kişi geçici veya sürekli olarak çalışma gücünü kaybedebilir. Kalıcı iş göremezlik durumunda, adli tıp kurumu veya diğer kurumların düzenleyecekleri rapora göre belirlenen kayba göre mahkemeler tazminata hükmedecektir. Geçici işgöremezlik durumunda ise yaralananın kazanç kaybı veya iyileşme süresi boyunca başkasının bakımına ihtiyacı varsa bu hususlar da talep edilebilir. Yaralananın geçici göremezlik durumu da hastane raporları veya adli tıp kurumunca belirlenecek ve mahkeme bu oran göre tazminata hükmedecektir.
Yaralanmalı trafik kazalarında yaralanan kişiler çektikleri acı, elem, ve ızdırap nedeniyle manevi tazminat talep edebilirler. Manevi tazminat miktarının belirlenmesi hakim tarafından elem ve ızdıraba, göre değişecektir. Hakim tarafından olayın özelliklerine, kazaya uğrayan kişini ve kazaya sebep veren kişinin maddi durumuna göre belirlenir. Bu tazminat türü bakımından hakimin takdir yetkisi bulunmaktadır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 109. maddesi uyarınca motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğramaktadır.
Zarara sebep olan fiil aynı zamanda bir suç ise bu durumda ceza zamanaşımı süresi esas alınmaktadır.
Taksirle bir kişinin ölümüne sebep olma halinde zamanaşımı 15 yılken taksirle yaralama halinde ise dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.