Türkiye'de çay tarımının temellerini atan, adı çayın tarihiyle özdeşleşmiş bir bilim insanı: Zihni Derin. 1880 yılında Muğla’da doğan ve hayatını Türk tarımına adamış olan Derin, yalnızca çay üretimini başlatmakla kalmadı, aynı zamanda ülkenin kalkınmasında tarımın ne denli stratejik olduğunu ortaya koydu.
EĞİTİM VE ERKEN MEMURİYET YILLARI
Zihni Derin’in ziraat yolculuğu Selanik ve Halkalı’daki ziraat mekteplerinde aldığı eğitimle şekillendi. 1905’te devlet memurluğuna adım atan Derin, orman ve maden işleriyle ilgili çeşitli görevlerde bulundu. Ancak onun asıl yolu, sadece ağaçlarla değil, toprağın tüm bereketiyle kurulacak köklü bir dönüşüm fikrine dayanıyordu.
SELANİK’TEN BURSA’YA UZANAN BİR ÖĞRETMENLİK SERÜVENİ
1909-1912 arasında Selanik Ziraat Mektebi’nde öğretmenlik yapan Derin, bu dönemde ziraat bilimlerinin yanında eğitimciliğin de toplumsal dönüşümde ne kadar etkili olduğunu fark etti. Selanik’te evlendiği Maide Hanım ile birlikte üç çocuk sahibi oldu. 1914-1920 yıllarında ise Bursa’da öğretmenlik yaptı, aynı zamanda Milli Eğitim Müdür Vekili olarak görev aldı.
KURTULUŞUN VE KALKINMANIN YOLU: TARIM
1920 yılında Yunan işgalinden hemen önce Ankara’ya geçerek Milli Mücadele Hükûmeti’ne katıldı. Yeni kurulan İktisat Bakanlığı’nın ilk Tarım Genel Müdürü oldu. Ülkenin kıt kaynaklarla var olmaya çalıştığı bir dönemde, onun vizyonu sadece gıda güvenliğini değil, ekonomik bağımsızlığı da hedefliyordu.
ÇAY TARIMINDA BİR DEVRİM
Zihni Derin'in adını ölümsüzleştiren en büyük çalışması ise 1920’li yıllarda Karadeniz’de başlattığı çay üretim hamlesi oldu. 1921’de katıldığı bir komisyonda Batum sınırının kapanmasıyla yaşanan ekonomik sıkıntıları çözmek adına Karadeniz’de yeni iş alanları yaratılması gerektiğini savundu.
Ali Rıza Bey’in 1917 tarihli Batum raporunu inceleyen Derin, bu önerinin hayata geçirilmesi için Rize’ye gitti. 1923’te Garal Tepesi’nde 15 dekarlık bir fidanlık kurarak ilk çay fidanlarını toprakla buluşturdu. Batum’a yaptığı ziyaretlerden getirdiği fidanlar ve çay tohumlarıyla üretim altyapısını oluşturmaya çalıştı. Her ne kadar ilk çabaları yeterince ilgi görmese de, ısrarla konunun peşini bırakmadı.
KANUNLAŞAN BİR VİZYON
1924’te hazırladığı yasa teklifi, Rize milletvekillerinin desteğiyle Meclis’ten geçti. 6 Şubat 1924 tarihli ve 407 sayılı yasa ile Rize ve Borçka'da çay ve turunçgil tarımının önü resmi olarak açıldı. Bu, yalnızca bir tarım politikası değil, Doğu Karadeniz’in kaderini değiştiren bir ekonomik devrimdi.