Türkiye’de yağ ve bakliyat fiyatlarındaki artış, 2024 yılı itibarıyla dikkat çekici bir hale gelmiştir. Bu fiyat artışlarının başlıca sebepleri arasında döviz kurlarındaki dalgalanmalar, tarımsal üretim maliyetlerindeki artışlar ve global gıda piyasalarındaki değişimler yer almaktadır. Özellikle bitkisel yağ fiyatları, palm yağı ve soya yağı gibi ithal ürünlerin maliyetine bağlı olarak yükselmektedir. Döviz kurlarındaki artış, bu ürünlerin ithalatını zorlaştırmakta ve nihai fiyatları etkileyerek marketlerdeki etiketlere yansımaktadır.
Bakliyat fiyatları da benzer bir şekilde yükselmektedir. Tarımsal üretimde karşılaşılan zorluklar, iklim değişikliği ve kuraklık gibi faktörler, bakliyat üretimini olumsuz etkilemekte ve bu durum arzın azalmasına yol açmaktadır. Üretim azaldıkça, talep artış gösterdiğinde fiyatlar doğal olarak yükselmektedir. Bunun yanı sıra, enerji maliyetlerinin artması ve tarımda kullanılan girdi maliyetlerinin yükselmesi, bakliyat üretiminde de maliyetleri artırmaktadır.
Bu durum, özellikle düşük gelirli ailelerin bütçelerini zorlamakta ve sağlıklı beslenme imkanlarını kısıtlamaktadır. Yağ ve bakliyat gibi temel gıda maddelerinin fiyatlarındaki bu artış, gıda güvenliği sorunlarını gündeme getirmekte ve sosyal adalet açısından önemli bir sorun haline gelmektedir. Dolayısıyla, hükümet politikalarının bu fiyat artışlarını kontrol altına alması, gıda güvencesini sağlamak için hayati öneme sahiptir.