Uzun yıllar süren bir ilişkide belirli bir rutin kaçınılmazdır. Hayatın bazı alanlarında, öngörülebilir aşinalık aslında çok güzeldir. Bununla birlikte, erotizm söz konusu olduğunda, heyecanı devam ettirmek için belirli bir sürpriz
Her şeyden önce, bir şeyi açıklığa kavuşturun: Normal seks diye bir şey yoktur! Frekans, sekans; filmler, reklamlar, arkadaşlar veya eski eşler ne derse desin, bu sizin ve ilişkiniz için zorunlu olduğu anlamına gelmez.
Şunu bir düşünün: Yeni bir sevgiliyle ilk randevumuzda, önceki sevgili öyle sevdiği için kahveyi üç şekerle servis etmek bize saçma gelse de, cinsellikte de genellikle tam da bunu yaparız. Her sevişme benzersizdir ve eşsiz olmak zorunda. Kendinizi iç pusulanıza göre yönlendirin.
Cinsel iştahımız değişkendir. Seks bir başlangıç (ön sevişme), ana yemek (seks) ve tatlıdan (sarılmak) oluşmak zorunda değildir. Ne istersen ye!
Sonuçta her gün aynı miktarda açlık hissetmezsiniz. Bazen bir başlangıç yeterlidir, bazen üç çeşitten de ziyafet çekebilirsiniz.
Yıllar geçtikçe, birçok çift 'A diyen B de demeli' düşüncesine kapıldı ve tuzağa düştü.
Aynı düzende gitmekten sakının, bazı duyguları ve tutkuları kenara itmeyin ve sıralamayın. Olağan faaliyetlerden çalışmayı bırakın. Onları karıştırın ve alfabeden şiir yapın.
Sınırları vücudunuz/bedeniniz belirler. Bir şey özellikle iyi hissettirmiyorsa veya acıtıyorsa, bırakın onu. Seks performans baskısı olan bir spor türü değildir. Ayrıca günlük bir hedefi yok veya sizi yargılayan kimse yok.
Performans baskısı stres getirir ve zevki öldürür. Kişi cinsel uyarılma ve zevki azaltan bir döngüye yakalanır. Hata yapma ve onları kabul etme alıştırması yapın. Bazen orgazm veya ereksiyon olmaz. Sorun değil ve sizi baskı altında hissettirmemeli.
Gerçek zevk uzmanı yanı başınızda; partneriniz.
Partnerinizin ne istediğini tahmin etmeye çalışmayın. Çünkü o zaman bir mayın tarlasına girersiniz. Filmler ve erotik romanlar bizi tersine inandırmaya çalışsa bile, partnerinizin hangi dokunuşlardan hoşlandığını, örneğin sırtını öptüğünüzde onu tahrik edip etmediğinizi, sevip sevmediğini otomatik olarak bilemezsiniz, o zaman keşfe çıkın sorun ve öğrenin.
Ne seviyorsun ve neyi sevmiyorsun? Ne zaman daha fazla zamana ihtiyacın var? Partnerin nerede daha nazik veya daha cesur/sert olmalı? Kendinize bu soruları sorun ve paylaşın
Güzel olması için seks canlı kalmalı. Partnerinize ne istediğinizi gösterin. Rahatsız edici bir durum varsa onu durdurun ve olumlu yanıt vereceğine güvenin ama olumlu olmadığında da sakince tepki verin.
Bir iç muhasebeci olun; Kulağa sıkıcı gelse bile. Kendi “yatırımlarınız” ve partnerinizin “yatırımları” kabaca eşit olduğu sürece, birlikte olmayı tatmin edici bulursunuz, böylelikle ilişki dengesini sağlamış olursunuz
Seks bir “takas” yani ödeşme değildir. On dakikalık ön sevişme mi yoksa doggy pozisyonunda seks mi? Bu çalışmaz, yürümez. Her ilişki bir değiş tokuşla yani alıp vermeyle gelişir. Partnerinizden özverili bir şekilde vermesini istemeyin. Siz de verin..
