Ciltte bulunan kiri temizleyen bir madde olan sabun bazı ciltlerde hasar oluşumuna sebep olabilir. İçerdikleri kimyasallarla ciltteki kiri ve yağları çıkarmak için tasarlanan sabunlar hassas bazı ciltlerde kuruluk, kırmızılık, tahriş ve kırışıklığa yol açabilir.
Ciltte bulunan kiri ve sebumu çözen sabun, su ile daha kolay yıkanabilme özelliğine sahip. Ölü deri hücrelerini cildin dış tabakasına çıkaran sabun sağlıklı proteinleri nemlendirerek şişirir. Ve bu şişme, sabun bileşenlerinin cildin daha derin katmanlarına daha kolay nüfuz etmesini sağlayarak derinlemesine temizlik sağlar. Ancak bu temizlik, sabun uygun değilse cilt sorunlarına neden olabilir.
Cilt bariyeri tehlikeye girdiğinde, toksinlerin, bakterilerin ve diğer sağlıksız maddelerin cildin daha derinlerine nüfuz etmesine izin vererek uzun süreli hasara neden olur. Derinin daha derin katmanlarında, sabun bazlı yüzey aktif maddeler sinir uçlarıyla temas ederek bir bağışıklık sistemi tepkisini tetikler. Bu reaksiyon iltihaplanma, kaşıntı ve tahrişe neden olur.
Bu tür sabunların uzun süreli kullanımından kaynaklanan yüz derisi hasarı, cildin mikrobiyomuna zarar vererek erken kırışıklara yol açar.
Özellikle geleneksel sabunlardaki yüzey aktif maddeler cildin asitliğini azaltır ve birçok iyi bakteriyi öldürür, zararlı bakterilerin çoğalmasına izin vererek akne gibi cilt rahatsızlıklarının riskini artırır.
Aslında faydalı bakteriler ciltteki bağışıklık sisteminin aktivitesini kontrol etmekte görevli ama sayıları azaldığında, bağışıklık sistemi enfeksiyon, iltihaplanma ve cilt hasarına cevap veremez.
Son yıllarda çok farklı türlerde sabunlar satılmakta. Bunlardan biri olan keçi sütü sabunu, cilt ve yüz lekelerinin giderilmesinde kullanılabiliyor. Antiseptik bir sabun olan zeytinyağı sabunu pişik, ısırık, sivilce, mantar gibi hastalıkları yok eder, limon sabunu ise, yağlı ciltler için ideal temizleyicidir. Bu sabunların içeriğinden emin olunduğu takdirde cilt tipine de uyum sağlıyorsa kullanılabilir.