ARDANUÇ’TA AŞIK EFKARİ HEYKELİNİN HEYKELTIRAŞI

Ardanuç'un Yolüstü köyünde 1900 yılında doğan 1980 yılında Bursa’da hayatını kaybeden, halk ozanı ve Cumhuriyet döneminin aydınlarından Aşık Efkârının heykeli heykeltıraş Süleyman Can tarafından ve Ardanuç Belediyesi ile Aşık Efkârı’nın ailesinin katkılarıyla yapıldı. Heykeltıraş Can, "Efkarının heykelini yapmak ayrıca beni çok mutlu etti. Sesi kuvvetli, kalemi kuvvetli, ruhu kuvvetli ve ruhu güzel bir insanın heykelini yaptığım için ayrıca mutluyum" dedi.

Artvin Ardanuç Belediyesi tarafından Ardanuç'un önemli değerlerinden Aşık Efkarı heykelinin açılışı geçen hafta yapıldı. Heykeltıraş Can, "Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir beyin katkısı çok büyük, keza torunlarının da yine söylediğim gibi katkısı çok büyük. Böyle bir projeye başladık, üç aylık bir süreç içinde heykeli tamamladık ve sonrasında alana getirip koyduk. Bu altındaki kaide kısmı yine Ardanuç’un girişindeki taşlardan ve özellikle seçtik ki taşın buraya konulmasında çünkü Ardanuç’u var eden yapı kanyondaki aynı taştı" diye konuştu.

"RUHU GÜZEL BİR İNSANIN HEYKELİNİ YAPTIĞIM İÇİN MUTLUYUM"

Süleyman Can, heykelin yapılış sürecini şöyle anlattı:

“Çalışmalarımı Artvin ve yurtdışında sürdürmekteyim ve burada bu çalışmanın nasıl ortaya çıktığından bahsedeyim. İki tane gazetecimiz var burada Sami Özçelik ve Hakan Aydın ve bu iki arkadaşımızın aracılığıyla başladı ve yıllar öncesine dayanan bir şey. Aileye ulaşıp bana ulaştılar ve böyle bir heykel projemiz var ve siz de bu projede bulunmak ister misiniz diye. Ben de seve seve bu projenin içinde olmak istediğimi söyledim ve böylece projeye başlamış olduk. Sağ olsun Ardanuç Belediye Başkanı Yıldırım Demir beyin katkısı çok büyük, keza torunlarının da yine söylediğim gibi katkısı çok büyük. Böyle bir projeye başladık, üç aylık bir süreç içinde heykeli tamamladık ve sonrasında alana getirip koyduk. Bu altındaki kaide kısmı yine Ardanuç’un girişindeki taşlardan ve özellikle seçtik ki taşın buraya konulmasında çünkü Ardanuç’u var eden yapı kanyondaki aynı taştı. İstedik ki Efkar’ının da oradan bir parçasının da burada bulunması. Efkarının heykelini yapmak ayrıca beni çok mutlu etti. Sesi kuvvetli, kalemi kuvvetli, ruhu kuvvetli ve ruhu güzel bir insanın heykelini yaptığım için ayrıca mutluyum. Küçük bir ayrıntıdan bahsetmek istersem, buradaki sazının teli dört tanedir ve bu dört tane çocuğunu simgelemektedir ve hepsinin rengi de özellikle seçilmiştir ki hepsi altın çocuklar ve Efkarının çocukları olmayı hak etmişler. O Efkârının o ruhunu devam ettirmek istemişler ve torunlarında da var o ruh ve kendilerini tebrik ediyor ve çok teşekkür ediyorum.”