Ayı popülasyonunun artması, Artvin'deki zeytin ağaçlarının tahrip edilmesine neden oluyor
Artvin'de, ayıların yerleşim alanlarına inerek tarım alanlarına verdiği zararlar giderek artarken, son olarak zeytin ağaçlarına dadanmaları köylüler arasında endişeye yol açtı. Bu durum karşısında vatandaşlar yetkililerden yardım istiyor.
Artvin'in merkezine bağlı Fıstıklı köyünde ayıların yerleşim yerlerine inmesi, özellikle zeytin ağaçlarına zarar vermesiyle sonuçlandı. Köy halkı, ayıların zeytin ağaçlarına zarar verdiğini ilk defa gördüklerini ifade ederken, bu durum karşısında şaşkınlıklarını gizleyemediler.
Ayı popülasyonunun artması sebebiyle tedirgin olan vatandaşlar, yetkililerden bu soruna çözüm bulmalarını istiyor. Ayıların zeytin ağaçlarına zarar vermesiyle ilgili görüşlerini dile getiren Yaşar Çil, "Ayı zararları görülmemiş bir şekilde zeytin ağaçlarında da başladı. Özellikle bu yılı ilk kez şahit oldum. Her biri tahmini 40 yaşlarında olan zeytin ağaçları tahrip edildi. Bölgede aynı şekilde tahribatlar söz konusu. Buralarda yerleşim yerlerine tahmini 250 metre mesafede. Hemen hemen diğer bölgelerde de tahribatlar meydana geldi. Ayıların saldırıları gün geçtikçe artmaya başladı. Bunlarla ilgili yetkililer biz çözü yapacak mı bilemiyoruz. Bölgemizde ayı popülasyonun çok olduğunu tahmin ediyoruz. Bunlara da yetkililerin çözüm bulması gerekiyor. Dalı kırmış ve üzerindeki zeytinleri de yemiş. Umarım yetkililerin köylülere yardım edeceğini düşünüyorum. Zararlar gün geçtikçe artacağını düşünüyorum. Kış ayı da geldiği için ayıların zararları devam edecektir. Gerçekten ayı popülasyonu bölgemizde çok yüksek. Zeytin ağaçlarına zarar vermesi ilk kez görünen bir şey. Bunlarla ilgili olarak da yetkililerin popülasyon konusunda çözüm bulması gerektiğini düşünüyoruz. Köylüye destek olması" ifadelerini kullandı.
Ayıların zeytin ağaçlarına zarar vermesi, bölge halkının ekonomik kayıplara neden olurken, yetkililerin bu soruna acil bir çözüm bulması bekleniyor. Ayıların yerleşim alanlarına inmesi ve tarım alanlarına zarar vermesi, yerel halkın güvenliği ve geçim kaynakları açısından büyük bir endişe kaynağı haline geldi.