Taşkın, çay ve fındıkta yaşanan fiyat odaklı tartışmaların Türkiye tarımının toplu olarak çökertilmesinin bir göstergesi olduğunu belirterek, “Günü kurtarma politikaları Rize’yi de Ordu’yu da hiçbir yere götürmüyor. Tarım sadece kar-zarar hesabıyla bakılacak bir alan değildir, milli güvenlik meselesidir” dedi. “Uzun vadeli plan yapılmalı” Güney Kore örneği üzerinden tarımda uzun vadeli planlama gerekliliğini vurgulayan Taşkın, “20 yıl sonrasının çay politikası, organik tarım planı yapılmalı, bu süreç partizanlıktan uzak yürütülmelidir” diye konuştu. Çaykur’un siyasi kadrolaşma aracı haline getirildiği iddiasında bulunan Taşkın, Rizeli bir Cumhurbaşkanı olmasına rağmen ilin geleceksizlik ve sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu savundu.
Ekrem İmamoğlu’na yönelik iddialar Konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasına ilişkin tartışmalara da değinen Taşkın, “Diploması sahte çıkan bir kişinin, İmamoğlu’nun adaylığını engellemek için başvurduğunu gördük. Sandıktan neden korkuyorsunuz? Hepimiz kantarda ölçülelim” dedi. Taşkın, İmamoğlu’na yönelik girişimlerin seçme ve seçilme hakkına müdahale olduğunu belirterek, “Bu millet sandığını seviyor. Sandığa saldıranlar bir sonraki seçimde büyük ders alır” ifadelerini kullandı. “CHP sahada en aktif parti” Partisinin sahada en aktif parti olduğunu iddia eden Taşkın, vatandaşların partizanlığı bir kenara bırakıp sorunlarını CHP’lilere anlattığını söyledi. CHP’nin sahadan gelen önerileri hükümet programına dönüştürmek için çalıştığını belirten Taşkın, “İktidara gelirsek milletle kapışmayacağız, tevazumuzu koruyacağız” dedi.