Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gölbaşı Polis Akademisi'nde Polis Meslek Yüksekokulları Mezuniyet Töreni'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Sığınmacı meselesine değinen Erdoğan, "Sığınmacılara yönelik nefret söylemlerine prim vermek bir Müslüman Türk'e yakışmaz. Mazlumları rengine dinine kökenine göre yargılamak bize yakışmaz. Burada çizgimiz son derece nettir. Ne güvenliğimizden taviz vereceğiz ne de milletimize sıkıntı yaşatacağız" dedi. İşte Erdoğan'ın o açıklamaları...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da polis akademisi mezuniyet törenine katıldı. Erdoğan, terörle mücadeleden sığınmacılar meselesine birçok konuda dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Sizleri vatana, millete, vatana, devlete faydalı bireyler olarak yetiştiren ailelerinize şükranlarımı sunuyorum. Okulu başarıyla bitiren öğrencilerimizi ve onlara emek veren hocalarını da yürekten kutluyorum. Biz ülkemizde eğitim gören hiçbir öğrenciye yabancı gözüyle bakmadık bakmıyoruz. Sizler toplumsal barışımızın temsilisiniz.
Güvenlik güçlerimizin ne kadar kritik rolü olduğunu deprem felaketinde bir kez daha gördük. Kendi mesai arkadaşlarını şehit vermelerine rağmen tüm güvenlik güçlerimiz depremzedelere yardım için seferber oldu. Depremde hayatlarını kaybeden emniyet mensuplarımızı da rahmetle yad ediyorum.
Tarihimizin en büyük ihanetlerinden biri olan 15 Temmuz darbe girişiminin 7. yıl dönümünü geçtiğimiz hafta geride bıraktık. Üstünden değil 7 yıl, 70 yıl da geçse 15 Temmuz'u unutmayacağımızı tüm dünyaya ilan ettik. Bilhassa Özel Hareket Daire Başkanlığı'na yapılan hain saldırıyı hiçbir zaman unutmayacağız. Sadece Gölbaşı'nda 51 kahramanımız şehit edildi. İnsanlık böyle bir ihanet görmemiştir. Hal böyle iken 15 Temmuz'a kontrollü darbe iftirası atanları milletimin vicdanına havale ediyorum.
Güvenlik sistemimizi sürekli geliştiriyoruz. Bunun neticelerini de bizzat tecrübe ediyoruz. FETÖ'ye yönelik operasyonlarımız kesintisiz sürüyor. Terör örgütüne katılım ise yok denecek dereceye kadar düştü. İşte bunun nedeni sizlersiniz. Sizlerin kahramanlığı ülkemizi bu teröristlerden temizleyecek. Nerede bir terör kümelenmesi varsa hemen yok ediyoruz. Döktükleri kanların bedelini misliyle ödetiyoruz. Nice kahramanımızın şehadetinde parmağı olanlara hesabını soruyoruz, soracağız.
Suriye ve Irak'ta çatışmalar devam ettikçe sığınmacıların dönmesi beklenenden uzun sürecektir. Göçmen meselesinin çözüme kavuşturulmasının yolu da terör örgütüyle başarılı mücadeleden geçmektedir. Suriye'den kaçarak bize sığınan kardeşlerimize muhalefetin yaklaşımı insancıl değildir. Güvenlik ve istikrar sağlandıkça geri dönüşler artacaktır. Şimdiye kadar 600 bine yakın sığınmacı geri döndü. 90 bin aileye barınma imkanı sağlandı. 240 bin ailenin yani 1 milyon sığınmacının geri dönüşünü hedefliyoruz. Düzensiz göçün engellenmesine yönelik çabalarımızı da yoğunlaştırdık.
Biz tarih boyunca dara düşene, yardım isteyene, zulme uğrayana kucak açmış bir milletiz. Dün akşam bir TV kanalında bir olay izledim. 'Esed'in katliamından size sığındık. İstemiyorsanız öldürün bizi' diyordu. Ukrayna'da çıkan savaş sonrası oradan kaçanlara da kapılarımızı açtık. Yarın öbür yüne insanlık ve komşuluk vazifelerimizi yerine getiririz. Sığınmacılara yönelik nefret söylemlerine prim vermek bir Müslüman Türk'e yakışmaz. Mazlumları rengine dinine kökenine göre yargılamak bize yakışmaz. Burada çizgimiz son derece nettir. Ne güvenliğimizden taviz vereceğiz ne de milletimize sıkıntı yaşatacağız.
Bizim 6 asırlık devlet geleneğimizin esas temeli; insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıdır. Kendi vatandaşını tehdit olarak gören yaklaşımları bir daha geri gelmemek üzere terk ettik. Milletin canına, malına, namusuna kastedenlere karşı tavizsiz, kurallara uyanlara ise müşvik davranın. Omuz omuza çalışıldığı takdirde suçlular gereken cezaya çarptırılır. Diğer türlü devletimize olan güveni arttıramayız. Üzerinizdeki üniforma millete güven aşılayan bir semboldür. Buradaki herkesin görevini aşkla yapacağına yürekten inanıyorum.