Erzurumlu ahşap yakma ve naht sanatı ustaları Canip Cihangir ve Bülent Yazıcı, İslam dünyasının kıblesi Kabe'nin kapısının birebir aynısını yaptı.
Yaklaşık 25 gün süren çalışmanın sonucunda, 120x180 santimetre ebadında kavak ahşabından yapılan kapı, orijinaline neredeyse birebir benzetildi.
Cihangir ve Yazıcı, kapının üzerinde yer alan ayet ve süsleme desenlerini bilgisayarda tasarladıktan sonra, kıl testereyle tek tek kesti.
Daha sonra, bu parçaları birbirine yapıştırarak kapıyı tamamladı.
Erzurum'da yaklaşık 35 yıldır ahşap yakma ve naht sanatıyla uğraşan Canip Cihangir, "Kabe bizim kutsal bir mekan. Müslümanların kıblesi Kabe'yle ilgili farklı çalışmalarımız oldu. Bir yerde Kabe kapısının fotoğrafını gördük. Bunu naht sanatıyla yapmak istedik. Cihan Cihangir hocamla birlikte çalışmaya başladık. Kabe kapısının orijinal boyutlarıyla küçültülmüş halini 120x180 santimetre ebatlarında kavak ahşabından yaptık. Bilgisayarda tasarımını yaptığımız ayet ve süsleme desenlerini kıl testereyle hazırladık. Tek tek kestiğimiz harf ve desenleri yapıştırmak zor bir aşamaydı. Yaklaşık 25 günde Kabe'nin kapısını tamamladık" diye konuştu.
Naht'ın Selçuklu döneminin el sanatlarından biri olduğunu belirten Bülent Yazıcı ise, "Kabe kapısı bizim için çok önemli bir eser. Bu eseri naht sanatıyla yeniden yaratmak bizim için çok değerli bir deneyim oldu. Çalışmamızda bize destek olan herkese teşekkür ederiz" dedi.
Erzurum'da Recep Tayyip Erdoğan Kültür Merkezi'nde sergilenen Kabe kapısı, ziyaretçilerin büyük ilgisini çekiyor.