Sıcak bir gelişme olan İran'ın İsrail'e misilleme saldırısı, bölgedeki ülkelerin tepkilerini de beraberinde getirdi. Ancak, bu gelişmelerin arasında dikkat çeken bir ayrıntı ortaya çıktı. Hamas adıyla bilinen örgüt, İsrail ile 190 gün boyunca süren çatışmalarda aktif bir rol oynamasına rağmen sessizliğe büründü. Ayrıca, Hamas'la birlikte İsrail'e karşı savaşan ve İran'a yakınlığıyla bilinen İslam-i Cihat örgütünden de henüz bir açıklama gelmedi. Bu sessizlik, bölgedeki tarafların tutumları hakkında çeşitli spekülasyonlara yol açtı.

Ürdün, İsrail'e destek verdiğini açıklarken, Lübnan ise İran'ın yanında yer aldığını bildirdi. Filistin Devlet Başkanı ve Filistin Kurtuluş Örgütü lideri Mahmud Abbas da saldırılarla ilgili sessizliğini korudu. Özellikle Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistinliler, İran'ın İsrail'e yönelik insansız hava aracı saldırılarını ve İsrail semalarında meydana gelen patlamaları tekbirler ve sevinçle karşıladılar.

Bu olaylar, bölgedeki siyasi ve askeri dinamiklerin karmaşıklığını ve çatışmanın taraflarının tutumlarının belirsizliğini gösteriyor. Hamas ve İslam-i Cihat örgütünün sessizliği, olası bir strateji değişikliği veya iç politika nedenleriyle ilişkilendirilebilir. Ancak, kesin bir açıklama yapılmadığı için bu sessizliğin nedeni spekülasyonlardan öteye geçemiyor.

Bu gelişmeler, bölgedeki gerilimin artması ve çatışmanın taraflarının tutumlarının belirsizliği açısından önem taşıyor. İran'ın İsrail'e yönelik saldırısı ve buna karşılık gelen sessizlik, gelecekteki olayların seyrini etkileyebilir ve bölgedeki siyasi dengeleri değiştirebilir. Ancak, tam olarak ne olacağı ve tarafların tutumlarının nasıl şekilleneceği belirsizliğini koruyor.