"Partinin sözcüsü Ömer Çelik’in eski tadı yok" ifadelerine yer verdi.
Türkiye'de seçim döneminin geride kalmasının ardından iktidar cephesinde yaşananlar merak konusu olmaya devam ediyor.
AKP'de kapalı kapılar ardında bitmeyen bir makam - mevki yarışının sürdüğünü, bakan ve bakan yardımcılıklarının pay edildiğini ancak kurullar, başdanışmanlıklar ve belediye başkan adaylıkları konusunda ciddi bir mesai yürütüldüğünü söyledi.
Babacan, "Çoğu da eski milletvekili. Sanki devletle ömür boyu kontrat yapmış gibiler" dedi.
En geç eylül sonunda yapılması planlanan olağanüstü kongre için Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyeliği planı yapanların sayısının azımsanamayacağını dile getiren Babacan, şunları kaydetti:
"Kongre sonrasında en büyük değişim MKYK ve MYK’da yaşanacak. Bu kadrolarda yer alma olasılıkları düşük olanlar, kendi illerindeki belediye başkanlıklarına talip. Henüz bir görevlendirme yapılmayan Faruk Çelik ve Mustafa Şentop gibi isimlerin genel merkezde görev bekledikleri var. Binali Yıldırım, neredeyse siyasetle vedalaşmış gibi.
AKP Seçim İşleri Başkanı Ali İhsan Yavuz’un bile seçim bölgesi Sakarya belediye başkan adayı olmak istediği öne sürülüyor. Ancak Erdoğan’ın onunla bir dönem daha çalışacağını düşünenler az değil. Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in bu görevden alınacağı kesin gibi. Partinin sözcüsü Ömer Çelik’in eski tadı yok. Dışişleri Bakanlığı görevine getirilmediğinden beri mutsuz olduğu iddia ediliyor.
Genel Başkan yardımcılarından Hamza Dağ’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adaylığını istediği yazıldı-çizildi. Ancak etkili bir siyasetçi olmadığı için pek mümkün görünmüyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın adı İstanbul adayı yapılacağı iddiaları partide pek karşılık bulmadı. Siyasi bir figür olmadığı için başarılı olamayacağını öne sürenler var.
Partide, İstanbul belediye başkan adaylığı için daha güçlü isim arayışları sürüyor. Murat Kurum’un adı bir süreden beri İstanbul için değil, Ankara için dillendiriliyor. Ankara eski milletvekili, Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın Ankara büyükşehir için adayı olması için kulis yapanlar var ama kendisinin bu görevi istemediği dile getiriliyor.
Kurullar, genel müdürlükler başta olmak üzere üst düzey bürokrasi için kulisler sürerken, sayılarını kimsenin tam bilmediği ve 45’i aştığı tahmin edilen ‘dev başdanışman kadrosu’ ayrı bir muamma. Aralarında ekonomi ve hukuk kurullarında görev alan birkaç isim dışında, neredeyse adları bile bilinmeyen ve en az yarısı eski vekil olan bu ‘danışılmayanlar’ kadrosunun ne iş yaptığını bilen yok."