Rize’de bu yıl 18’incisi düzenlenen “Kardeşlik Köprüsü” programı yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa, Rize Valisi İhsan Selim Baydaş’ın yanı sıra Rize İl Müftüsü Naci Çakmakçı, Din Görevlileri Birliği Derneği (DİNBİRDER) Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım, Medrese Âlimleri Vakfı (MEDAV) Başkanı Muhammed Tayyip Elçi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden 55 Kur’an kursu temsilcisi ile Rize’deki kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Vali Baydaş programda yaptığı konuşmada, “Bu şehir, üç yüz yıllık, beş yüz yıllık sapasağlam ayakta duran köprüler şehridir. Ancak bizim daha sağlam köprülerimiz var. O köprülerden biri de evlatlarımız eliyle kurulan gönül köprüleridir” ifadelerini kullandı.
Baydaş, Rize’nin özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan gelen öğrencileri Kur’an kurslarında ağırladığını ve hafız olarak yetiştirdiğini vurgulayarak, “Burası hafızlar şehridir. Bugün Doğu ve Güneydoğu’dan gelen evlatlarımız, artık şehirlerine dönerek Kur’an kurslarında hocalık yapıyor, kendi öğrencilerini yetiştiriyor. Esas sağlam köprüyü onlar kuracak inşallah” dedi.
Manevi köprülerin toplumda kardeşlik ve birlik duygusunu pekiştirdiğine dikkat çeken Vali Baydaş, terörün kırk yıldır bu bağları koparmaya çalıştığını, ancak milletin feraseti ve ortak değerleri sayesinde bu tuzaklara düşülmediğini belirtti. “Kırk yıldır oradaki güzellikleri, birlik ve ümmet şuurunu örten, zedeleyen bir nifakla, bir terör belasıyla mücadele ediyoruz. Ama bugün gelinen noktada, camilerimiz dolup taşıyor, medreselerimiz ışık saçıyor. Bu da toplumun doğruyla buluştuğunun göstergesidir” dedi.
“Kardeşlik Köprüsü” programları ile din görevlileri, kanaat önderleri ve Kur’an kursları temsilcilerinin tanışması, kaynaşması ve bölgeler arasında kardeşlik bağlarının güçlendirilmesi hedefleniyor. Program kapsamında ziyaret edilen illerin tarihi ve kültürel mekânları geziliyor, icazet merasimlerine katılım sağlanıyor ve dini eğitim veren kurumlar arasında iş birliği ortamı oluşturuluyor.
Programların bir diğer önemli amacı ise, ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde terörün açtığı yaraları millî ve manevi değerler, kardeşlik duygusu ve birlik ruhu ile sarmak olarak öne çıkıyor.