Rizeli tarihçi ve yazar Ali Taşpınar, Çanakkale Zaferi’nin Türk milleti ve dünya tarihi açısından taşıdığı stratejik öneme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin yıldönümünde konuşan Taşpınar, bu zaferin sadece askeri bir başarıdan ibaret olmadığını, aynı zamanda Osmanlı Devleti’nin kaderini değiştiren bir kırılma anı olduğunu ifade etti.
Taşpınar, Çanakkale Savaşı’nın Osmanlı Devleti’nin son büyük direnişlerinden biri olduğunu belirterek, "Bu savaş, Türk milletinin bağımsızlık ruhunu ateşleyen bir sembol haline gelmiştir. Çanakkale’de ortaya konan kahramanlık, Kurtuluş Savaşı’nın temel motivasyon kaynaklarından biri olmuş ve milli direnişin önünü açmıştır" dedi.
Savaşın küresel çaptaki etkilerine de dikkat çeken tarihçi, İtilaf Devletleri’nin Çanakkale Boğazı’nı geçmesi durumunda Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’ndan çok daha erken çekilmek zorunda kalabileceğini vurguladı. Taşpınar, "Böyle bir senaryoda dünya tarihinin akışı tamamen değişebilirdi. Hatta Sovyetler Birliği’nin kuruluş süreci bile sekteye uğrayabilirdi" şeklinde çarpıcı bir tespitte bulundu.
Çanakkale Zaferi’nin Osmanlı ordusu üzerindeki etkilerini de değerlendiren Ali Taşpınar, "Tüm zorluklara rağmen Osmanlı ordusu burada destansı bir savunma sergilemiştir. Bu zafer, askeri başarının ötesinde psikolojik ve sosyokültürel bir dönüm noktasıdır. Ordu ve millet, bu mücadeleyle dayanıklılığını ve moral gücünü tüm dünyaya kanıtlamıştır" ifadelerini kullandı.
Taşpınar, açıklamalarını genç nesillere bir mesajla tamamladı: "Çanakkale Zaferi, bize bağımsızlığın ve birliğin değerini öğreten eşsiz bir mirastır. Gençlerimizin bu büyük mücadeleyi iyi anlaması ve dersler çıkarması gerekiyor." Rizeli tarihçinin bu sözleri, zaferin tarihsel önemini bir kez daha gözler önüne serdi.