İnsanlar arasında fazla merak edilen hastalıklardan biri de zehirli guatr yani hipertiroidizm hastalığıdır.
Aşama aşama üç çeşit tedavisi bulunan zehirli guatr hastalığının tedavisinin nasıl yapıldığı insanlar tarafından merak konusu olmaktadır. Zehirli guatr hastalığı metabolizmanın hızlanmasına sebep olduğu gibi dış görünüşte ve zihinsel yapıda da değişikliklere sebep olur. Çarpıntı, kiloda kayıp, titreme gibi bazı belirtilerle zehirli guatr hastalığı kendini göstermektedir. Peki zehirli guatr hastalığı nedir? Zehirli guatr hastalığının belirtileri nelerdir? Hastalığın zehirli guatr olduğu nasıl anlaşılır? Zehirli guatr tedavisi nasıldır? İşte zehirli guatr hastalığı yani hipertiroidizm ile alakalı merak edilen tüm detaylar.
Tiroid bezleri vücudun ihtiyacı olan tiroid hormonlarını üretmekle sorumlu boyunda bulunan bezlerdir. Tiroid hormonları vücut ısısının ayarlanması, metabolizma hızının düzenlenmesi gibi pek çok görevden sorumludur. Tiroid hormonlarının fazla salgılanması durumunda sistemin dengesi bozulur ve bu görevlerin işleyişinde pek çok bozukluk meydana gelir. Tiroid bezinin fazla çalışması durumunda tiroid hormonlarının gereğinden fazla üretilmesi durumuna hipertiroidizm yani zehirli guatr adı verilmektedir. Her yaştan insanda zehirli guatr hastalığı görülmesi mümkündür. Çoğunlukla 40 yaşın altındaki kişilerde ve daha çok kadınlarda görülen zehirli guatr hastalığı tedavi edilmezse vücutta ölümcül sonuçlara sebep olabilir. Bağışıklık sistemiyle alakalı olan bu hastalık beraberinde farklı otoimmün hastalıkların gelişmesine de sebep olabilir.
Kişide zehirli guatr hastalığının olup olmadığını anlamak için bazı belirtilerin o kişide bulunması gerekmektedir. Bu belirtilerden bazıları aşağıda verilmiştir:
Kısa sürede aşırı kilo kaybı yaşanması
İştahta belirgin bir artış olması
Kalp atışlarının hızlanması veya çarpıntı yaşanması
Vücutta halsizlik hissi veya yorgunluk oluşması
Aşırı sinirli olma durumu veya anksiyete hissinin oluşması
Sık sık ve çok fazla terleme
Isıya karşı aşırı duyarlılık yani çok sıcak olmayan havalarda bile aşırı sıcak hissetme
Ellerde belirgin titreme görülmesi
Kaslarda zayıflık oluşması
Regl dönemlerinde düzensizlik yaşanması
Saçın aşırı dökülmesi
Gözün etrafında şişkinlik görülmesi veya gözlerin çok belirgin hale gelmesi
Bu belirtileri yaşadığınızı düşünüyorsanız en kısa sürede uzman bir kişiyle görüşüp hastalığınızın olup olmadığını öğrenmeniz gerekmektedir. Ayrıca tedaviye de en kısa zamanda başlamanızı öneririz.
Hipertiroidide tiroid bezinde ya nodüle bağlı olarak ya da bezin tamamında aşırı aktivite bulunur. Temel olarak hipertiroidinin 3 nedeni bulunmaktadır. Bu nedenler aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
-Graves Hastalığı: Tiroid bezinin yaygın olarak (diffüz) fazla hormon üretmesi söz konusudur. Graves hastalığı kronik otoimmün bir tiroid hastalığıdır. Bu durumda tiroid bezinin kanlanması ciddi düzeyde artmıştır ve hastalarda hipertiroidi belirtileri çok belirgin şekilde ortaya çıkar. Sıklıkla genç- orta yaşlarda görülen bu durum kadınlarda daha sık izlenir. Ayrıca genetik yatkınlık söz konusudur.
-Toksik Nodüler Guatr: Tiroid bezinde fazla hormon üreten tek bir nodül vardır. Bu nodül dışında kalan kısımlarında aşırı hormon üretimi olmamaktadır. Sıklıkla ileri yaş grubunda görülür ve kalp ritm bozuklukları ile karşımıza çıkabilir.
-Toksik Multinodüler Guatr: Tiroid bezinde birden fazla nodülün fazla hormon üretmesi ile seyreden bir durumdur. Nodül dışı alanlarda aşırı hormon üretimi olmaz. Sıklıkla bu da ileri yaşlarda görülür ve kalp ritm bozuklukları ile karşımıza çıkabilir.
Kanda tiroid hormonları ve TSH düzeyine bakılarak tirotoksikoz tanısı konulur. Tirotoksikozda TSH düşük, serbest T3 ve serbest T4 düzeyleri ise yüksek veya normalin üst sınırında olur. Tirotoksikozun bir grup nedeni akut ve subakut tiroiditlerdir. Bu durumda tiroid bezinde aşırı hormon üretimi yoktur, önceden sentezlenip depo edilmiş T4 ve T3 hormonları kana salıverilir. Tirotoksikozun diğer bir grup nedeni ise hipertiroidilerdir. Hipertiroidi ve tirotoksikoz ayrımı için iyi bir fizik muayene ve ek testlere gerek duyulur. Bu ek testler şu şekilde sıralanabilir:
-Tiroid otoantikorları: Kanda anti Tg (tiroglobulin), Anti TPO (tiroid peroksidaz antikoru) TSH reseptör antikoru (Trab) şeklinde 3 farklı tiroid otoantikoru bakılmaktadır. Anti Tg ve Anti TPO haşimoto ve haşitoksikoz durumlarında artabilirken, Trab sadece Graves hastalığında artmaktadır. Bazı subakut tiroidit durumlarında da bu antikorlar geçici olarak yükselip, takipte normale dönebilirler.
-Tiroid bezi ultrasonografisi: Ultrasonografi ile tiroid bezinin yapısı, kanlanma artışı olup olmadığı ve nodül içerip içermediği görülerek tirotoksikoz ayırıcı tanısında çok faydalı bilgiler elde edilmektedir.
-Tiroid bezi sintigrafisi: Bazı durumlarda çok düşük doz radyoaktif maddeler kullanılarak tirotoksikoz ayırıcı tanısı için tiroid bezinin nükleer tıp görüntülemesine (sintigrafi) ihtiyaç duyulabilmektedir. Bazen de bezin iyot tutulum kapasitesini ölçmek için yine nükleer tıp bölümünde iyot “Uptake” testleri yapılabilmektedir.
Hipertiroidizmin tedavisinde altta yatan nedene ve hastanın durumuna göre 3 farklı tedavi seçeneği uygulanabilir. Bunlar anti tiroid ilaç tedavisi, radyoaktif iyot tedavisi (atom tedavisi) ve cerrahi tedavidir. Bu seçeneklerden hangisinin seçileceğine hasta ve hekimi birlikte karar vermelidir.
Antitiroid ilaç tedavisi: Tiroid bezinin hormon üretimini engelleyen bazı ilaçlar kullanılarak hipertiroidi tedavisi mümkündür. Bu seçenek son yıllarda tüm dünyada sıklıkla Graves hastalığına bağlı hipertiroidilerde ilk seçenek olarak kabul edilmektedir. Graves hastalığına bağlı hipertiroidinin ilaçla tedavisi bir endokrinoloğun gözetiminde ve yakın kontrolü altında düzenlenmelidir. İlaç dozlarının ve kullanım süresinin çok iyi ayarlanması gerekmektedir. Uygun dozda veya uygun sürede uygulanmayan tedaviler başarısızlıkla sonuçlanabilir. İlaç tedavisinin avantajı, kolay ulaşılabilir ve pratik bir tedavi olmasıdır. Ayrıca ilaç tedavisi başarı ile sonuçlandığında hastanın ömür boyu hormon ilacı kullanma zorunluluğu ortadan kalkmaktadır. İlaç tedavisinde ayrıca dikkatli olunması gereken bazı yan etkiler de olabilir. Bunların da hasta ve hekimi tarafından dikkatli bir şekilde takip edilmesi gerekir.
Radyoaktif iyot tedavisi (Atom tedavisi): Bu tedavide radyoaktif madde ile işaretlenmiş iyot verilerek tiroid bezinin içten içe hasara uğratılması ve bezin fazla çalışmasının engellenmesi sağlanır. Özellikle Graves hastalığına bağlı hipertiroidilerde kullanıldığında bezin tamamında kalıcı bir etki bıraktığı için bu tedavi sonrasında hastanın ömür boyu hormon takviyesi alması gerekebilir. Toksik nodüler veya toksik multinodüler guatrların tedavisinde kullanıldığında ise bezin tamamı değil de sadece aktif nodül veya nodüller etkileneceğinden ötürü hastanın ömür boyu hormon takviyesi alması gerekmeyebilir.
Cerrahi tedavi (Total tiroidektomi veya hemitiroidektomi): Graves hastalığında ilaçla tedavi sonuç vermediğinde, hastalık ilaç kesildikten sonra nüks ettiğinde veya ilaca bağlı majör bir yan etki geliştiğinde seçilebilecek kalıcı tedavi yöntemidir. Yine burada da organ kaybı olacağı için hastanın ömür boyu hormon takviyesi alması gerekecektir. Nodül cerrahisinde sadece nodül değil, nodülün olduğu tiroid lobunun tamamı çıkarılmaktadır. Eğer nodül iki taraflı ise bezin tamamı çıkarılır. Toksik nodüler guatrda eğer diğer tarafta hiç nodül yoksa hemitiroidektomi yani tiroid bezinin yarısının çıkarılması söz konusu olabilir. Bu durumda ömür boyu hormon takviyesi gerekmeyebilir.